başım köpük köpük sigara dumanı, içim dışım çay kahve,
ben bir oyun masasıyım bir kahvehanede
budak budak, serham serham ihtiyar bir pokerci.
ne sen bunun farkındasın, ne de poker farkında.
ben bir oyun masasıyım bir kahvehanede
kağıtlarım suda balık gibi kıvıl kıvıl.
royal flush el gibiyim tiril tiril.
koparıver, gözlerinin, gülüm, yaşını sil
poker ellerimdir tam yüz bin elim var,
yüz bin elle dokunurum sana, istanbul'a.
straight flush gözlerimdir. şaşarak bakarım.
yüz bin gözle seyrederim seni, kağıt tutan ellerini.
yüz bin yürek gibi çarpar, çarpar yapraklarım.
ben bir oyun masasıyım bir kahvehanede
ne sen bunun farkındasın, ne de poker farkında.
sürekli kahvehane ortamlarında vakit geçiren bünyenin sonunda oyun masası moduna geçmesidir. ne o farkındadır ne de kahveci.
- niyazi abi tostları getirdim. niyazi abi? nerdesin niyazi abi?
tüh! bak gene veresiye bırakıp kaçtı itoğlu!