bir zamanlar o gruba ben de dahildim. bunu sadece şekil yapmak amacıyla söylemeyen gerçekten içten söyleyen insanların olduğu gruptandım hatta. çünkü evlilik kavramıyla beraber gelecek olan düzenli hayat tarzı bir süre sonra afakanlar basmasına neden oluyordu. bunların da ötesinde, gerçekten sevdiğin birini bulamadığın için birine ömür boyu katlanmak, hep onunla yaşamak insana sıkıcı bir şey gibi geliyor.
benim açımdan gerçek kişiyi bulana kadar böyleydi işte. bulduktan sonra bu gruba elveda dedim, işi bulmak lazım, şu lazım bu lazım, evlenmek için hazır olmak lazım diye koştururken buldum kendimi. herkese göre değişir ama böylesi daha bir mutluluk verici geldi bana.
ruh ikizi nedir bilir misiniz? aynı gece aynı rüyaları kiminle kaç kez gördünüz bugüne dek? aynı anda düşündüğünüz şeyi aynı anda aynı kişiyle kaç bin kez konuşup gülüştünüz siz? ahh, anlar mısınız bir ruhun iki parçaya bölünüp, iki farklı beden ve cinsiyete büründüğü andaki hissettirdiği çekiciliği? bu ne büyük bir mutluluk dolu acıdır, bilir misiniz?
bence bilmezsiniz siz hayal kırıklarıyla dolu bir yaşamın, hayat kırıntılarıyla dolu bir yaşama doyamayaşını. siz hiç hissedemezsiniz bence bir kişiyi sevmekten öte taptığınız andaki çıldırışı.
biri çıksın karşıma şu an ve şu vakit, aşkın acısını en iyi ben bilirim serseriliğiyle. elime aldığım burukluklarla vururum poposuna poposuna onun. haydi biri de yaşanmışlığımla dalga geçip gülsün aynı anda, içime attığım acılarla söndürüveririm ateşini.
siz hiç bilmezsiniz bir aşkın en hevesli kısmının sevişme olduğunu. ya da bilirsiniz tutku dolu bedenlerin aşkı, aşk diye değil de hormon diye boşaltımını.
beni kimse anlamıyor şu vakit. o bile anlamıyor onu ne çok işlediğimi içime. anlamasını beklemiyorumki ben zaten. hangi organınıza söz geçirdiniz bugüne dek?
kendince haklı olan erkektir.
evlilik sorumluluk demek nihayetinde
sabah sekiz akşam beş iş olsa neyse de
sevgilinin atarına dayanamayan bünyelere evlilik diyorsunuz.
tabi evliliği otuzbirdfen kurtulmak olarak görüyorsanız da durmayın yardırın.
Bu benim galiba. Eş dost herkez ne zaman diyor bende hiçbir zaman diyerekten sıyrılıyorum, korkum o dur ki hakkımda farklı dedikodular çıkabilir ama yok öyle birşey.