mümkündür. özellikle türkiye gibi muhafazakar, tutucu ülkelerde.
karşı cinslerin tanışma ve konuşma alanları gün geçtikçe azalırsa mümkündür. tıpkı körfez ülkeleri ve koyu katolik ülkelerde olduğu gibi. hoş bizde daha çocukluktan beri insanlar kendi cinsine daha yakındır. bizde erkeğin arkadaşının omzuna el koyması doğal karşılanır. batıdaysa bu eşcinsellik göstergesidir. öte yandan türkiyede kızlar da birbirine daha yakındır. beraber aynı yatakta uyuyan, birbirinin rujunu ojesini süren, birbirleriyle aşırı samimi kızları görmek olasıdır.
karma yurtlara bile tahammülü olmayanların küçüklükten ergenliğe ve üniversite yıllarına kadar insanları kendi hemcinsleriyle fazla yaklaştırması da beklenemezdi. doğal yaşayışa oldukça ters olan bu durumun sonucunda özellikle muhafazakar kesimde eşcinselliğin ve cinsel suçların artması hiç tesadüf değil. hele cemaat yurdunda kalan bir adamın neredeyse karşı cinsle tanışma şansı bile yok. varsa yoksa çevresi hep erkek ve içindeki cinsel sevgiyi yönlendireceği yer olan bayanlarla da doğru düzgün bir ilişki kurma şansı yok.
kadın-erkek ilişkisine dayalı bir yerde yetişiliyorsa düzeni bu şekilde sanarak yaşamaya devam edilir. kişi kendini keşfetmeye başladığı zaman farkına varır.
tercih değil keşiftir.
Tercih değilde ilişkiye bakış açım fazlasıyla değişti. Sağ sola bakıyorumda bu tarz ilişkileri kaldıramayacağımdan ötürü yalnızlığı seçiyorum, belki bir gün aksini düşündürecek birisi çıkarsa karşıma fikrimi değiştirebilirim ama çok ümitli de değilim.
ön takımı artık çalışmayan ihtiyar erkeklerin biraz da arka tampona yük bindirmek istemeleridir. hetero sandığınız pekçok ünlünün eşcinsel olduğunu bilmiyorsunuz tabii. kimler var kimler. hey yavrum hey.