paraşütçülerde sık rastlanan yumuşak doku zedelenmesi ile ilgisi olmadığını umduğum sıkışmalardır, ayakta kuvvet kayıpları ve idrar kaçırma bulguları kahraman komandoların moralinin bozulmasına neden olmuştur.
Bel bölgesinin hastalıklarını anlatabilmek için öncelikle belin yapısını daha detaylı bilmemiz önem arz eder. Omurganın bel bölgesi 5 adet omur kemiğinden oluşmaktadır. Belin en alt omuru kuyruk kemiği ile eklemlenerek sonlanır. Her iki omur arasında kıkırdak yapılda bir yastıkçık bulunur. Omurilik ise birince bel omurundan sonra at kuyruğu şeklini alır ve omurilik zarı içinde bulunur. Her iki omur arasından aynı seviyenın adını alan sinirler çıkar. Bu sinirler daha sonra bacak ve ayaklara giden sinirleri oluşturuyor. Bu sinirlerin ensık hastalığı bel fıtığıdır.
Bel fıtığı olarak isimlendirilen hastalıkta iki omur arasındaki kıkırdak yapının bozulur, şişer, balonlaşır veya sonra yırtılır. Yırtılan parçanın bulunduğu seviyedeki siniri sıkıştırması sonucu hastada şiddetli bel ağrısı meydana gelir. Sıkışmanın derecesi ve yerine göre kişide bacakta uyuşma veya kuvvet kaybı oluşabilir. Yırtılma aşamasından önceki dönemlerdeki bel fıtıklarında tedavide ilaç, ıstırahat ve fizik tedavi yöntemleri yaygın olarak uygulanmaktadır. Tüm tedavilere rağmen şikayetlerin düzelmediği durumlarda operasyon düşünülür. Ancak kişide özellikle ayakta kuvvet kayıpları veya idrar kaçırma gibi bulgular acil ameliyat gerektiren durumlardır.
Operasyon yöntemleri ve başarıları teknolojinin de yardımı ile oldukça değişmiştir. Günümüzde bel fıtığı operasyonlarının başarıları birçok ameliyata göre çok daha iyi durumdadır. Sonuçları etkileyen birçok faktör bulunduğundan bu konuda yorum yapmak için önce hastanın detaylı fizik muayenesinin yapılması ve görüntüleme yöntemlerinin incelenmesi gerekir. *
