uçurum uçurum gözlerine baktığım sensin
prangalarca boynuma taktığım sensin
dağ gölleri gibi, gibi hasret çektiğim
her gece uyku diye yattığım sensin
yanarım, yanarım tutuşur
yanarım kavurur ateşim
seni de beni de belalım
yanarım, yanarım tutuşur
yanarım kavurur ateşim
seni de beni de belalım, ah belalım
damga damga göğsüme vurduğum sensin
öfke dolu şehirlerde bulduğum sensin
yer nerede, gök nerede, ben neredeyim
diye diye sınırlara geldiğim sensin.
yanarım, yanarım tutuşur
yanarım kavurur ateşim
seni de beni de belalım, ah belalım
mükemmel bir zülfü livanli şarkısıdır. aylin livaneli, leman sam ve sezen aksu tarafından yorumlanmıştır. hepsi de birbirinden güzel söylemiştir bu şarkıyı.
hüsnü şenlendirici' nin, sarı sıcak programında, zeki müren ve sezen aksu yorumlarına, klarnetini de katarak çaldığı muhteşem şarkı. oluşturduğu düet tadında şarkıyı hele bir dinleyin. ne varsa eskilerde var diyeceksiniz.
yıllardan beri bir türlü anlam veremediğim kelimedir.
sezen aksu,
mahsun kırmızıgül,
ibrahim tatlıses,
küçük emrah *
cengiz imren,
edip akbayram,
zeki müren hatta...
bu kelimeyi şarkılarında kullanan tanınmış şarkıcılarımızdan sadece birkaçı..
işte adama sorarlar..tamam anladık belalım..
da nedir bu belalım?
belası olan kişilerin edilgen yapıda sahiplenme eki almış hali..
yani bir belalı insan var,biri de bunu sahiplenip adına şarkılar diziyor.
sadece bana mı mantıksız geliyor acaba?
karşısındakine belalı ya da belalım diye hitap eden bir insan evladı mevcut mudur bu gezegende?
ben mi aydan geldim?
"belalım yaa..süper çıkmışsın fotoda bu arkadaki kim saldıray mı?"
"belalı,biz ramçonun kaaaveye kaçıyoz,gelirsin yemek yiyince"
"doğum günün kutlu olsun belalım,12:00 olur olmaz aradım,bak ilk kutlayan benim.imza belan."
ben mi acayipim allahım yoksa p değil de b mi olcak...
bu güne kadar ki en güzel yorumu tartışmasız taksim trio grubu tarafından yapılmış eser. ismail tunçbilek in gözü yaşlı bağlaması aytaç doğan ın yüze değen sıcak bir el tadında kanun'u ve hüsnü şenlendirici nin yürek sızısı klarneti ile.
Uçurum uçurum gözlerine baktığım sensin
Prangalarca boynuma taktığım sensin
Dağ gölleri gibi, gibi hasret çektiğim
Her gece uyku diye yattığım sensin
Yanarım, yanarım tutuşur
Yanarım kavurur ateşim
Seni de beni de belalım
Yanarım, yanarım tutuşur
Yanarım kavurur ateşim
Seni de beni de belalım, ah belalım
Damga damga göğsüme vurduğum sensin
Öfke dolu şehirlerde bulduğum sensin
Yer nerede, gök nerede, ben neredeyim
Diye diye sınırlara geldiğim sensin.
Yanarım, yanarım tutuşur
Yanarım kavurur ateşim
Seni de beni de belalım, ah belalım.