bekletmek

entry13 galeri0
    13.
  1. giden, yürüyen ya da hareket eden bir nesneyi bekletmektir.
    0 ...
  2. 12.
  3. bekletmekle eşdeğer bir stres kaynağıdır.
    0 ...
  4. 11.
  5. hemen kendimden bir örnekle açıklayayım;

    ben her zaman her yere geç kalan biriyim. bu hiç değişmedi.
    lise dönemlerinde ilk dersin bitimine geç kalan , sürekli tekrarladığından ilk derslere bir müddet sonra yüzü kızardığından giremeyen biri varsa o bilin ki o benim.

    sevdiceğimle saat 13:00'de taksimde buluşmak üzere sözleştik.
    fakat biz buluştuğumuzda saat tam 16:00 idi !
    sonrasını tahmin edersiniz tam bir fiyasko.
    boynuna atlayıp çok özür dilerim deyip öpücüğü kondurunca yumuşar sanmam ile onun bana bağırmaya başlaması bir oldu.
    2 saatlik karşılıklı atışmanın sonrası ayrılık.
    bana mustehak biliyorum.benim gibi hatun düşman başına.

    uzun lafı kısası, kimse bekletilmekten asla hoşlanmaz elinizde olmayan sebepler harici yapmayın derim. sonrası fena.
    0 ...
  6. 10.
  7. 9.
  8. kadınların hobi olarak yaptıkları eylem.
    0 ...
  9. 8.
  10. hamur hazırladıktan sonra, yemek için hazırlanan malzemeye lezzet artısı katmada ya da balığı tuzda tutma halidir bekletmek.
    0 ...
  11. 7.
  12. iki ileri bir geri. mehteran marşı mı diyorlar ne.. bekletmek işte . hem de düşmanı, korkuyla...bekletmek...
    0 ...
  13. 6.
  14. 5.
  15. 4.
  16. yaklaşık 2 saat boyunca yağmurun altında yaşanınca bir daha asla randevu vermemeye sebep olan durum.
    0 ...
  17. 3.
  18. hayatta en sıkıntı veren durum bekletilmektir ki o yüzden size yapılmasından hoşlanmadığınız bişeyi başkasına yapmayın sözüne katılıyor ve alkışlıyoruz.
    0 ...
  19. 2.
  20. 1.
  21. beklemenin yaptırılması hali. gerekmedikçe yapılmayası şey.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük