bakın, bir helikopter düştü. adalet bakanının açıklamalarına göre ki içişleri bakanının yerine o ne diye açıklama yapar o da ayrı mevzu, devletin tüm imkanları seferber olmuş. vay anasını sayın seyirciler devletin tüm imkanları seferber olmuş ama kaza yerinden telefon açılmasına rağmen bir türlü helikoptere ulaşılamıyor.
şimdi düşünün, istanbul depremi olduğunda, bu meşhur, devletin seferber olan tüm imkanları yirmi milyonluk bir şehirde nasıl işleyecek, düşünmesi bile korkutucu olan enkaz yığınlarına karşı ne yapacak, bırakın enkaz altında kalanları kurtarmayı depremdem hasarsız çıkan insanlar nasıl örgütlenecek.
e tabi bütün bunlar ve daha fazlası lafı güzaf. ortada fol yok , artçı yok. kim düşünecek bunları. zaten zamanı geldiğinde tüm imkanlar bizim için seferber olacak. rahat uyuyalım. yetkililerimizle beraber.
açık ve net belli. bu deprem olduktan sonra götü 20 sene toparlayamayacağız.
depremde kaybedilen canı/malı bırakın geriye kalan insanların psikolojik durumları nasıl olacak ve nasıl düzelecek?(düzelebilecek mi?)
yarak kürek yol yapıp, bir sürü mallığa harcadıkları paraları, fakirlik yüzünden evinin durumunu kontrol ettirememiş insanlara yardım için kullansalardı 12 sene içinde olabildiğine azalırdı alınacak hasar.
ı
''nasıl yapmıyorlar ya!!1! i.b.b. neler yaptı sen biliyor musun'' diyecek manda yavruları bi siktirip gitsin bu arada.
neyse bundan bana ne gerçi? müslümanım diye geçinip, 20 milyon insanı siklemeyenler düşünsün.
1999 depreminde doğusundan batısına 10 km küçük bir şehirde, sadece 3km mesafede aileme ulaşmak 4 saati buldu.
gelin görün ki bunu istanbul için düşünemiyorum, şanslısın hayatta kaldın diyelim; onlara ulaşana kadar kaç kere ölür de diriliriz acaba, velhasıl korkuyorum merkez. 1999 depremini bu yönüyle hatırlayarak istanbul'a ve riskli olan illere hep mesafeli durdum, elbette sonumuz bilinmez ama şehirden ayrılma lüksünüz yoksa, güvenilir binalara geçin, ev iş okul vs yakın olsun, bunları da dikkate alın dediğim başlıktır.
böyle bir deprem olursa yaşamayalaım aga bizde ölelim.zaten böyle bir depremden sonraki hayatımız hiçbir zaman eskisi gibi olmayacak yapacağımız herşey de biz bu depremi düşüneceğiz insanlar da hep bir iz bırakacak.yıllarca cehennem hayatı yaşamaktansa varsın bizi de götürsün.
beklenen gün gelecekse çekilen çile kutsaldır anlayışı ile beklediğim deprem. zaten kaderde varsa düzülmek neye yarar üzülmek di mi canlarım... bu yüzden stres yapmaya gerek yok zaten istanbulda ölmeniz milyonlarca sebep var dolasıyla depremi düşünüp psikolijinizi bozmayın. millet tesadüfen ölürken biz tesadüfen yaşamıyor muyuz bu koca şehirde?
Hayatımızı ölümle duran bir sayaç olarak düşünürsek bir kısmımızın sayacı bu depremle duracak. Acı ama gerçek ama örneğin bu platfomdaki bazı yazarlar bu sebepten aramızdan ayrılacak.
Hiç olmayacakmış gibi duruyor ama belkide yarın bir felakete uyanacağız. Her geçen gün olasılık artıyor.
Hazır mıyız? Umursuyor muyuz?
Beyin Kötü düşünceleri çabucak silme eğilimindedir fakat silinen biz olacağız. Öğrenmesini bilmeyene doğa dersini verecektir. Hem de acı bir biçimde.
kıymetli metropolümüzü yerle bir edecek, 7 8 şiddetinde olması halinde ölülerin değil sağ kalanların sayısının tespitinin daha kolay yapılabileceği zamanı bilinemeyen öylece beklenen deprem.
bu afeti yaşayacağımızı bildiğimiz halde deprem hazırlığı diye bir şey yoktur. çünkü olacakla öleceğin önüne geçilmez. evet geçilmez ancak tevekkül diye de bir şey vardır. hiç mi duymadınız? tek hazırlık tonlarca ağız maskeliği ve ceset torbalarıdır.