yalin dili, iyi gözlemleri, ince ayarlari, insana tokat yemis hissi veren yazilari ve tüm dünyayi icine alabilecek kadar kocaman bir yürege sahip olan yazar. hürriyet gibi bir gazetenin bu kadar yüksek tirajli olmasinin baskahramani.
gayet sade ancak dogru bir yazi ile budur dedirtmis bir yazar.
Konu ve yazarin tavri, kimileri tarafindan mahalle kahvesi gundem maddelerinden biri olarak degerlendirilebilir ancak garip olan, bagli oldugu gazetenin ve medya grubunun* politikasina ters dusmesine ragmen ortaya bu yaziyi surmesidir. Belki de medya grubunun ileriye donuk hareketlerinden biridir, bilemeyiz.*
evet, yazi sadedir, belki adamin uslubu bu ben cok takip etmiyorum, ancak edebiyatci degil zaten adam, gerek te yok.
türkiyenin en iyi köşe yazarı olan mükemmel insan.genel adetimdir beğendiğim yazıları odamdaki panoya asarım,o panoda en az 3-4 tane bekir coşkun yazısı asılıdır..
Capital ve Ekonomist dergilerinin 152 CEO ya yönelttiği "Basında beğeni ile okuduğunuz, vazgeçemediğiniz köşe yazarları kimlerdir" sorusuna verilen yanıtlara göre CEO lar en çok Bekir Coşkun'u okuyor.
Bu sefer de Cumhurbaşkanı'nı önce eleştirdi, sonra görüşmeye gitmedi ve biz adamlarına sorduk:
"Ne oldu?..."
"Küstü..."
Daha önce de Genelkurmay'a, YÖK'e, Yargı'ya, Merkez Bankası'na, yağmur yağmadığı için Meteoroloji Genel Müdürlüğü'ne ve bir ara Ertuğrul Özkök'e küsmüştü.
Küsünce surat asıp öyle oturuyor.
Ben de çok küstüğüm için bilirim; dün izmir'de tatbikatı izliyor gibiydi ama aslında izlemiyordu. içinden "Bu bana yapılmaz... Bir yap iki yap, olmaz ama..." dediğinden eminim.
PKK'ya göz yumsa da, Kerkük'ü Kürt kenti yapsalar da, askerimizin başına çuval geçirseler de küsmüyor, küsemiyor.
insan traktöre küser mi?..
Bu küsmüştü.
AOÇ'de kullanmaya kalktığı traktör ileri yerine geri gidince buna son derece içerlemiş, traktöre surat asmıştı. O günden bu yana ne zaman bir traktör görse yüzü asılır ve başka yere bakar diyorlar.
Traktör tamam da, altı şehit verildiği gün bir Başbakan, nasıl olur da devletin yapması gerekenleri görüşeceği Cumhurbaşkanı'na küsüp Çankaya'ya çıkmaz?
Ayrıca çıkmaması da belki iyi olmuştur.
Diyelim ki çıktı...
Ama konuşmuyor.
Tabii ki Cumhurbaşkanı da konuşmuyor.
*
Ben hiç böyle Başbakan görmedim.
Devletin tüm parçalarıyla (Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay, YÖK, Genelkurmay Başkanlığı, muhalefet, aydınlar, sivil toplum örgütleri, Milli Güvenlik Kurulu, Askeri Şûra, Cumhurbaşkanı, vs...) küs ve kavgalı bir Başbakan'ın, özellikle ulusal dayanışma gerektiren terörle mücadele edebileceğini nasıl düşünebilirsiniz?
Düşünemezsiniz...
O zaman...
O zaman onu beş yıl daha bu güzel ülkenin başına "Başbakan" yapmalısınız(!)
bazılarının, yüzlerine yüzlerine gerçekleri vurduğu için eleştirilen insandır. bu bazıları kendilerinden olmayanı sevmez hatta nefret ederler. ama çoğunluk onlar bile olsa; bekir coşkun ve onun gibiler doğru bildiğini söyledikçe bu ülkenin sırtı kolay kolay yere gelmez.
son yazdığı yazdıya kendi yüzeyselliğinde verilecek cevap ; yazı yazdığı gazetede neredeyse her gün zayıflama ve diyet tarifleri verilmesi bir ironi oluşturmuyor mu?yoksa burada dikkat çekilecek nokta kaşınma mı?
(bkz: göbekli olup kaşınmamak medeniyet göstergesidir)
çöreklendiği köşesinden halka tepeden bakıp "ulan adama bak göbeğini kaşıyo , ulan kıllı bi de göbeği var öküzün, olum çizgili pijamada giymiş deyyus, bi de kaşıyor göbeğini hayvan, klasik akp seçmeni işte, yaaa şimdi bu hanzonun oyuyla sezerin oyuda bir beaaaaaa abiiiii" seviyesinde yazılar yazıp ona buna demokrasi ayarı vermeye çalışan sözüm ona usta gazeteci kalıntısı. akp yi eleştirebilirsin, kızabilirsin, küfredebilirsin, ama halkın kararına saygı göstermiyorsan hiç kimseden saygı bekleme. o zamanda biri çıkar içtiği viskiyi havyarının üstüne kusan dantel demokratlardiyerek birşeyler yazar , şık olmaz..
ak partiye oy veren herkesi göbeğini kaşıyan cahil hanzolar olarak tanımladığı için eleştirilen yazar. anlaşılan o ki kendisi gibi düşünen ama söyliycek cesarete sahip olmayanların sayısıda az değilmiş.
ekürisi emin çölaşan ile birlikte yobaz düşüncenin kalemlerinden biridir.
ayrıca daha dün toplumun büyük kısmının kendi düşüncesindeki insanlardan olustugunu iddia ederken bugün çıkmış o toplumun büyük kısmının göbeğini kaşıyan adamlardan oluştuğunu, dolayısıyla o ortamda demokrosi olamayacağını söylemiş..bu cümlesi bile kendi familyasındaki insanların topluma nasıl baktığı, demokrasiden ne anladığı konusunda başka söze gerek bırakmayacak bilgiler verir.
yakın geçmişte 'seçimde millet bunlara ağzının payını verecek' derken seçim olmamalı, bu halk bir şeyden anlamaz, halk seçmemeli, doğru olana onların yerine ancak biz karar veririz der.
ya eski yazılarının internetten oldugunu bilmiyor ya da göbeğini kaşıyan kişilerin balık hafızasına sahip oldugunu düşünüyor..hangisi bilemedim!