yargıtay hukuk dairesi tarafından evliliğin iptaline gerekçe sayılabilen kaybetme mevzusuna konu olan kız.
burada, "kaybedilen nedir?" konusuna hiç girmeyeceğim.
zira tartışmayı, kaybeden - kazanan ilişkisi üzerinden yürütecek kadar aşağılık değilim.
yakın tarihte yaşanmış bir olay;
karısı bakire olmadığı için dava açan bir adam.
bakire olduğunu kanıtlamak için adli tıp kurumundan rapor alan bir kadın.
ve " kadında bulunması lazım gelen vasfın bulunmaması " sebebi ile evliliğin iptaline karar veren bir mahkeme.
ha o evlilik iptal olsun, o ayrı. ama gerekçe bu olmasın.
(bkz: AR DEĞiLiZ ZAR DEĞiLiZ MAL DEĞiLiZ KiMSENiN NAMUSU HiÇ DEĞiLiZ)
- ühhüüüü, üghüüüü.
- noldu gıııı, niye ağlıyon?
- bekaretimi kaybettim, hiçbir yerde bulamıyorum.
- sen merak etme, tek başına fazla uzağa gitmiş olamaz, buluruz şimdi.
bekaret kaybedilebilecek bir olgu değildir. kızlık zarının yani hymen oluyor yamulmuyorsam, pek bir işlevi yoktur zaten. asıl 30-40 küsür yaşına gelipte bakireyim diyerek ortalıkta dolanan ruh hastası hatunlar neler kaybettiklerini bir bilseler sanırım gözlerini bakırköy ruh ve sinir hastalıkları hastanesinde açarlardı. (bkz: klinik vaka)
bazıları olayı abartıp; nasılsa bozduk, niye yapmayalım diye bekaretinin tüm intikamını her gün seks yaparak çıkartır.
bazıları utancından ya da aile korkusundan intihar eder.
bazıları ise güvenilir bir doktor bulup zar diktirme çarelerini arar.
sonuçta, insanoğlu neye alışmadı ki tesellisiyle arkadaşları tarafından avutulacak beş, bilemedin on dakikalık bir zevkin kurbanı olunmuştur. ilginç olansa; o kızın bekaretini bozan erkek bile akılalmaz bir bencillikle evlendiği kızın bakire olmasını arzu edebilecek kadar aşağılık kompleksler taşır.
(bkz: açık kapı)
fakat bu durumdan utanıp, sıkılıp, üzülüp da hayata küsmesin, canına dahi kastetmeye çalışmasın sakın, uğrasın buraya;
(bkz: acınası amcıklar terzihanesi)
kimseyi bağlamaz. kimse erkeklerin şeyinin seceresini tutmadığı gibi, kadınların secereside erkeklere düşmez. karı-koca olan eşler için değil tabii ki. her insan hayatta istediği gibi yaşar, kimse karışamaz. ha sana göre yanlıştır bana göre doğrudur orasına da kimse karışamaz.
genel geçer bir doğru yoktur. en genel geçer doğrular bile yalan olur günü geldiğinde çünkü.
hayddar dümendeki saçma sapan cahillik ya da gazete güldürsün diye kurgulanmış veya cidden sorulan bir soruyu akıla getirir
= Vajinamı şampuanla yıkadım namusum temizlenmişmidir ?
"kaybetmek" tabiri bile yakışık almıyor aslında. bekareti olmayınca kızın bir şeyi eksilmiyor di mi?
aklından, kişiliğinden, birikiminden, bilgisinden, kültüründen, eğitiminden bir bok eksilmiyorsa, bir şeyi kaybetmiş kız değildir. zaten sana ne? bana ne? hatta bundan kime ne'dir.
