izmir alsancakta;
Bundan 5 6 sene once.Ege TV haber spikeri , satanizmin cok yogun oldugu donemde , Alsancakta satanist avindadir. Siyah giyimli , kara sakallı , bir cocuk gorur. yanina gider ;
-Merhaba
+Merhaba
-Siz Satanistmisiniz??
+Evet der. (Aslında koyu bir metal dinleyicisidir. satanizmle alakasi yoktur.)
-Peki sizin bakire kızlari kurban ettiginiz dogrumu?
+Abi izmirde bakire kizmi var * ))
sonuc olarak buyuk sehirlerde ki kizlarin umrunda bile olmayan, kucuk yerlerde ugrunda cinayetler islenen incecik bir zardir vuku bulan.
türkiyenin olmazsa olmaz tabusu , bekaret önemlidir çünkü kaybedersen kötüsün namussuzsun ama rüşvet yiyen değil de sen ya da insanların hakkını yiyen değil de sen .. çünkü sen bekaretini kaybettin nedir ki para çalmak ,halkı soymak onlar affedilir ama seninki asla tabuları yıktın çünkü ..bu kadar önemli yani ama değil aslında ..
namus bacak arasında değildir. kafadadır. peki bacak arasındaki nedir? bir kız kişisi çok iyi olsa, iyi niyetli olsa, ama herkese verse o namuslumudur? hayır! bir kız kimseye vermese ama kocasını gözleriyle aldatsa, kafasıyla aldatsa namuslumudur? hayır!
demek ki neymiş? namus hem bacak arasında hemde kafadaymış! birinden biri olmazsa olmazmış.
marksizm, tez-antitez-sentez olgularıyla tarihi açıklıyor. ortaya çıkan sentez de başka bir tezdir. bu tezin de anitezi vardır. böylece bu evrimsellik tarihsel süreci oluşturuyor.
marksın mı yoksa leninin mi söylediği tartışılan bir söz vardı: "din halkların afyonudur." ama görüyoruz ki tarihsel süreç içerisinde yeni yeni afyonlar ortaya çıktı, nedir bunlar? kızlık zarı, bekaret, baş örtüsü, lakiklik... daha uzatılabilir.
şu yukarıda saydığım kavramların insanların refahığıyla, sosyal adaletle herhangi bir ilgisi var mı? var diyen beri gelsin. ama yok gündemimiz sürekli olarak bunlar. biraz araştırın en popüler başlıklar bunlar. eeh madem öyle yiyelim birbirimizi. çok sağlam ayar verelim, alalım. sonuçta kısır, hiçbir şekilde zihin açıcı olmayan kapışmalarla vaktimizi geçirelim.
tekrar ediyorum din bir afyon mudur, bilemem ama afyon olduğuna emin olduğum kavramlar başörtüsü, laiklik, kızlık zarı, bekaret vb... ve sonra aydınlarımızdan bir feryat yükseliyor bu ülkede "sol yok"!.. sol olmaz tabi... bu saydığım kavramlardan hangisi solun söylemi? hiçbiri... tartışma alanlarımızı değiştirmedikçe boşuna yırtınmış oluruz. 50 yıl daha, 30 seçim daha sağ iktidarlar yönetir ülkeyi...
bayanda olmazsa olmazlardan görülen, eğer yoksa tamamen farklı gözle bakılan olay, toplumun değer yargılarına ters düşmesi her kişinin kendi penceresinden bakması olumlu hiç bir yönünün bulunmaması yanında gösterilen tepkilerin ipe sapa gelmemesi nedenine sebep olan sözde çok değerli olgu.
önemli değil deyince batılı önemli deyince yobaz olduğunuz bir durumdur bekaret. evet durumdur. Niçin bekaret aramayanlar bekaretini kaybedenlerle sessiz sedasız evlenip kendi hayatını yaşamıyor. şart mı diğer insanları küçümsemeye çalışması sözüm ona vicdanını edebiyat yaparak rahatlatmaya çalışması. Sevgilisiyle her macerasını ilerleyin artık bir açılın nidalarıyla ucuz internet köşelerine taşıyanlar acaba ileride hanımlarıyla yaşadıklarını da aynı güzellik ve doğallıkta anlatabilirler mi? anlatamazlar. bekarete önem vermemek dişi insanı uyutmaya yönelik bir harekettir. Çok olsa üç beş kuruş verir kızın rahminden aldırıverir evladını veya piçini. Ya karşısındakinin beyninden kazıyabilir mi? Bu ülkede ajanlar boşuna dolaşıyor orada burada. ülkesinin ekmeğiyle doyanlar pek ala aşağılayabiliyor devletini kültürünü örfünü. alkışlayanlar bitmez kör züppeleri. kendi aleminde mutludur hepsi. nasıl olsa yaptığı fuhuşa bir kılıf bulunuyordur artık. iki bacak arası muhabbeti...
Kendi kendilerine abilik misyonu üstlenip çağdaşlık masalları anlatmaya çalışanların bu kadar popüler olması ülkemi ve gelecek nesilleri tehdit eden olumsuz bir gelişmedir. ahlak çökmemelidir bir ülkede. ahlak her daim gözardı edilen bir konudur. ahlaksız isen hiç bir iyiliğin ibadetin önemi yoktur. iki bacak arasına önem verenlerden ziyade, aşkı, sevgiyi, sevgiliyi iki bacak arasında bulanlar utansın.
aptallık ve zavallılık üzerine mana açısından kifayetsiz denemelerin denendiği zar meselesi. derler ki, bu zar kadın olmamışların rahmini mikroplara karşı koruyan bir savunma birimiymiş. konu o değil. şu: 13 ila 20 yaş arası masum bakirelerin evlilik çocuklarıyız biz? ha? pöh! hatta poh. demek burada bulunan bir zümre 13 ila 20 yaş arası evliliklerden peyda olmuş bakire analılar ve diğerleri öyle değil. eh mantıksal açıdan, aptal mantalitesine göre böyle. hülasa: bizim angut bir arkadaş var afedersiniz, ona göre şöyle: 13-20 yaş arası evlenen-evlendirilen kişiler erken yaşta cinselliği yaşadığı için mutlu huzurlu. diğerleri kendilerini feci derecede kasmış, her yerleri bu yüzden sivilce olmuş.-ve bu entry en beğenilenler listesine dahil olmuş. uludag kaç metreydi, rakım neydi bilen var mı?-
evlilik yaşının 25 ila 30 arası olması sonucu bir lümpen tabiri olan "aşk yaşamak"-hehe- kavramına kadın dahil olmadığı müddetçe kasılmalar yaşayacak, psikolojisi bozulacak, sevdiği erkeğe veremediği için bu mikroorganizma tarumar olacak. aşk yaşamak haltını yerken rahatlayacak. diğerleri hep rahtsız olacak. misal bizim analarımız hep rahatsız. diğerlerinin anaları daha rahat. yemişler rahatlamışlar, oh relax. tabi rahatlar insan aşk yaşarken. 1-2 haftada bir aşık olup aşk yaşamak ister hatta. mesela erkekler devletten izinli kerhanalerde aşk yaşarlar. herkes haydar dümen olmuş ibneliğe bak ya: 20 ila 30 yaş arası kadınlar azarmış, kendilerini sıkar da sıkarmış, bekaretlerini korumak maksadı ile üzerlerinde oluşan geleneksel feodal baskının intikamını gerdek gecesi kocalarını parçalayarak alırlarmış
ulan kadın azgını ib-biiiiiiip-*ler; haya denen bir şey vardır, edep denen bir şey vardır. edep ve hayadan bahsederken ibne dememe kızmayınız lütfen. kendinle çelişme demeyiniz. ibne burada şahsın niteliklerini ifade eder başlıbaşına bir tanımdır. aşk elinizde oyuncak olmuş; adına aşk yaşamak dediğiniz cinsi sapıklıklarınız ayyuka çıkmış, aşkın adını kirletttiğiniz yetmezmiş gibi üstüne bir de şehvetin saldırganlığını ona yasladınız, kimin çocuklarısınız lan siz. devlet bile bir boşanmanın ardından diğer yeni evliliğe, resmi nikaha izin için 120 gün kuralı koymuş. devlet bile senin ananın rahminde bir başkasının dölü kalmasın, piç olma diye uğraşırken sende bu serbestlikten doğan p*biiiiiiip*ik hevesi niye?
ona buna futursuzca verip bunun adına "aşk yaşamak" diyenler bariz-açık seçik-aleni ors*biiiiiip*lardır. ondan bundan alıp ve bir başkasına koşup aşk yaşadım diyen erkekler de; çağdaşlaşma yanlısı görünüp, kadından nemalanmak için üretimine soyundukları açık hava kerhanesinden kolayca ve zahmetsiz istifade etmeyi planlamış ve bu uğurda kendi bacılarının bekaretlerini de kendi edebi ucuz sözleri ile pazarlayan or*biiiiip*u çocuklarıdır.
durum bu kadar sadedir esasen. ortada bir or*biiiiiip*uk ve or*biiiip*u çocukluğu var. alan razı veren razı bize ne fakat, bir de şuna soyunuyorlar utanmadan ve ağızlarında az önceki aşk yaşamaktan kalan salyaları ile şöyle diyorlar: "aşk yaşamak lazım. bekaret aptallıktır. çağdaşlaşın. çağdaşlarşın ki birbirimizi *.ikebilelim." seni ben yarın kız evladın olduğunda, ona buna verip folloş olduğunda ve adına aşk yaşıyorum dediğinde, ya da erkek evladın cinsel özgürlüğün boyutlarını abartıp ib*biiiip*e olduğunda görmek isterim. ah! yine çok ananevi konuştum be.
edit:
1 bir ortaya çıkıyor kaybedenler. duygusal davranıp da erken kana bulanmışlar.
edit2:
*-yıldızlı yerler- edebe mugayir olduğu için editlenmiştir. bu kadarı yeter. daha fazlası için bu entry silinirse; bu sözlükte mevcut daha ağır küfürlü entryleri işaret eder tekrar canlandırırım. baktım olmuyor yine siliniyor ve çaylak yapılıyorum; 300 küsür entryi yüklenir defolurum. evet tehdit. birinin birini kayırmasına ya da aptallığa pirim veremem. hiç kimse veremez, müsade edemez bu sözlükte buna. adam "bekarete önem verenler aptaldır zavallıdır" diyecek o hakaret orada duracak ha? hem de haftanın en beğenilenlerinde. ve ben de "aptal sensin" diyeceğim benim entry silinecek. bunun üzerine ".ikerim lan ben böyle adaleti" diyeceğim sonra ve hakaret ediyor olacağım, çaylak yapılacağım. böyle mi işliyor düzen? eh görelim bakalım hangisi olacak. tercih hakkımız çaylak olunca da var nasıl olsa.
bekaret toplumumuzda hala önemini korumaktadır.Onun bunun altına yatmış bir kızı kimse eş olarak istemez.Çocuklarının annesi olarak kabul etmez.Aynı o kişinin öz kızı bu durumda olsa babası ne düşünür acaba.Kızım gez dolaş onla bunla yat kalk sonra birini bu evlenmi der ? Bunu kim ister ? Bumudur çağdaşlık ? Kıçını başını açmak,onun bunun altına yatmak çağdaşlıksa ben çağdaş değilim.
türk erkeğinin kafasında bulunan delinmesi çok zor olan bir zar, bunun arkasında da gelin itiraf edelim partneri olacğaı kızın kendisiyle sevişirken aldığı zevki daha önce başkasıyla birlikte olduğu ve onunla yaşadığı düşüncesi vardır kesinlikle.
Bu da kendine olan güven eksikliğinden gelir. Kendine güvenen adamın ne işi olur kafasındaki partnerinin geçmişteki ilişkilerinde kendisiyle olan ilişkisinden daha çok zevk almış olabileceği öngörüsü.
Ha sen kız arkadaşının önceki erkek arkadaşlarından kendini yetersiz görüyorsan bana ne ! bunu da geçtim o kız artık senin kız arkadaşın eğer eski partnerleriyle mutlu olsaydı senin yanında olmazdı zaten.
Bir de şunu düşünelim... Hayatı boyunca hiçbir cinsel ilişki yaşamamış bir kızla evleniyorsunuz vee ilk kez sizle birlikte oluyor, hatta belki ilk kez bir erkeğin cinsel organını görüyor ve siz sanıyorsunuz ki erkek olarak kral benim, değilsin ulan, değilsin ! belki de o kız hayatı boyunca bilmediği bir şeyin bir kısmını senle yaşadı ve muhtemelen başka birisiyle yaşasa sende daha kral sevişecek onunla ama bunun ihtimali yok ya hani, nerdeeen sevişecek başkasıyla da senin yetersizliğini anlayacak ya hani rahatsın di mi?
kadın beyinde bile aldatır, o kadın senle sevişirken belki de alt kattaki italyan erkeğine benzeyen üniversite öğrencisini düşünüyor ve sen sırf bunu bilmediğin için rahatca dolaşıyorsun ya gülüyorum işte buna.
O kadın sık sık başkasını düşünecek belki de ve sen ölene kadar bunu bilemeyeceksin kral bneim sanacaksın, değilsin lan valla da değilsin billa da değilsin.
