minareyi çalan insanın söylemidir. bu tarz söylemler bu aralar çok moda oldu zaten. her önüme eğilen kız
bu tarz söylemlerde bulunuyor. ben de biniyom üstüne veriyom beynine. bu kadar.
vücuduyla barışık olmayıp bir şizofreni içinde debelenen kadındır.
bu kadın kişisinin bir göz kırpmasıyla ona kaşar diyen bilumum er kişi de kıçını vermeye razıdır bir gece için de o ayrı konu tabii. kedi-ciğer olayı sonuçta sana vermiyorsa mundar demek en iyi bilinen yöntem bu topraklarda.
ergenlikte debelenirken birilerinin elinden tutmasıyla karıya gidip de ondan sonra yakaladığı her fırsatı değerlendiren sonra da burada namus, ahlak ve bekaret konularında millete ahkam kesen yazarların bekareti nerede bilinmez ama namuslarının lağım çukurunda olduğu açıkça ortadadır.
bekaret olgusuna zaten inanmayan kizin, vermek ve vermeye devam etmek, ustelik verenleri de cesaretlendirmek adina topluma gonderdigi sinyaldir. herhangi bi kufrun kibar sekli gibidir.
yapılan iststistiklere göre "karım bakire olsun, ben her kuşu sikeyim" diyen erkeklerin %86,12si bakire olmayan bir kadınla evlenmektedir.
bekaret hakkında abidik gubudik konuşan abazan türk erkekleridir aslında. bu tip beyanları istisnalar dışında hiçbir kadından duyamazsınız. zaten çok önem verseydi bekaret zarına, saklar müzeye koyardı. emin ol sana bile vermezdi.
bekaret beyindedir, bekaret şurdadır, olmadı burdadır, bekaret şu kadar önemli, bu derece yadsınamaz gibi söylemler tamamen erkek üretimidir. bunu da sebebi; avuntu
evet avuntu dedim. bakire olmayan birini sevmeyi, onunla evlenmeyi kötü olarak gören erkek kişi bu tür diyaloglara girer ve inanmak ister gerçekten böyle olduğuna. bunun da tek sebebi cahillik ve insanlık yoksunluğudur. bekareti kutsal sayan, cinselliği tabu kabullenen, kadının namusunu ilk ilişkide akan iki damla kana bağlayan toplumlarda bu tür erkekler yetişmesi gayet doğaldır. ama yine de gider ve bakire olmayan biriyle evlenirler, gönül ferman dinlemez netekim. ondan sonra da, evveliyatında küfür ettiği, gavat olarak nitelendirdiği bazıları gibi konuşmaya başlar. bekaret önemli değil. asıl iş beyindedir vs.
evet sevgili arkadaşım, evet, evet sana diyorum; sen bir gün büyüdüğünde ve evliliğe karar verdiğinde anlayacaksın dediklerimi. şimdi o güzel kıçının bekaretini tolgaya havale etmeden sittirgit burdan.
seven insan sevisebilir cunku sevdigini arzular bundan daha dogal bir durum yoktur. Yasananlarin sonrasinda bekaret gidebilir bu durumda kisinin namussuz karaktersiz olmasi anlamina gelmiyor. uzerine vazife olmayan kisilerin bunlari irdelemesine ayni seyleri diyemeyecegim. Onlarda ne beyin ne bekaret kavrami vardir. Amipte ne kadar varsa iste...
bazı ibnelerin diline plesenk olmuş hezayan mottosudur. toplum gelenek ve görenekleriyle var olur. he bu düz mantıkla insanlık beyindedir diyip, her tür hayvanlığı meşrulaştırmak ya da dürüstlük beyindedir diyip hırsızlığı meşrulaştırmak çok uzak bir olasılık olmasa gerek. kişinin davranımlarına yansımayan namus, namus olmaz ve bekaret denilen şey o namus kavramının davranımlara yansıması değil midir?.. oysa herkes çok iyi bilir ki her uzuv bilindiği yerdedir. el bileklerin bitiminde, tırnak parmak uçlarında, kaşlar göz üstünde, bekaret ise herkesin çok iyi bildiği yerde yani bacak arasındadır. kavramları içini boşaltarak değersizleştirme, aşağılama ve her davranışı meşrulaştırma peşinde olan bu güzel ve modern insan, kendini haklı çıkarma yolunda ilerlerken zevk alemlerinde zıplayabilmek, ama bu zıplama esnasında da üstüne sıçrayabilecek bok püsürden kurtulabilmek için böyle zekice ama içi boş kavramlar ortaya atar. ama iki dakika orda dur be güzel insan!.. tamam bu senin hayatın istediğini yap, ama senin gibi düşünmeyenlerin sahasına girip car car anırma!.. kendi vicadanını rahatlatmak ve yaptıklarını meşrulaştırmak için insanların kıymet verdiği kavrmlarla oynama. gider sikişirsin buna kimse karışamaz. ha yok bu illa ihtiyaçtır dersen bunu gider hormonlarına anlatırsın bize değil. bekaretin b'sini bile bilmeyen bünyelerin bu konuda küçük düşrücü ve aşağılayıcı tanımları dile getirmeye ve önermeye hakkı yoktur. çünkü beynindeki ile davranışlarındaki şey tutarsızsa ve bu şekilde saçma sloganlar üretiyorsa, bir psikoloğa görünmen daha iyi olmaz mıydı güzel ve çok yüzlü insan?..aşk, sevgi, dürüstlük, ahlaklı olmak beyinlerde değil davranışlarda yaşar. beyindeki şey teoridir bu pratiğe dökülmezse hayal olur. heba olur be güzel insan...