behzat ç son hafriyat kitabını okumamış kişilere sıradan(!), kitabı okumuş kişiler içinse harika bir filmdir.kitapta işlenen konu üzerinde ufak tefek değişiklikler yapmışlar, daha da heyecan verici, daha da izlenilesi bir hale gelmiş.ayrıntılar gerçekten çok iyi aktarılmış; oyunculuk ise gerçekten üst düzeyde.
aksiyon had safhada efendim.gerçekten güzel bir film olmuş.cansu dere bile güzel oynamış lan, o kadar söylüyorum.aylarca behzat başkomiserimi beklediğime değdiğini rahatlıkla söyleyebilirim.yapımda emeği geçen herkesin ellerine sağlık, on numara olmuş.
bir de behzat ç'nin abartıldığı şeklinde atıp tutan klavye delikanlılarına bir zahmet otur otur dikdörtgen prizması halini almış kıçlarını kaldırıp sinemaya gitmelerini tavsiye ederim.bu oksijen israfı dangalaklar, eğer sinemaya yolları düşerse, behzat ç nin ne kadar abartıldığına(!) tanık olacaklar.Bomboştu ulan sinema salonu, neyin abartması bu böyle?bir de öyle bir geçer zaman ki, aşk-ı memnu gibi diziler sinema filmi çekmiş olsaydı o zaman görürdün abartmayı.behzat başkomiserin belli bir kült izleyici kitlesi var ve bu diziyi sadece onlar devamlı olarak izliyor, sinema filmine sadece onlar gidiyor.selam olsun onlara.
ben zaten 290 sayfalık bir kitabı okumaktan aciz insan müsveddelerinden böyle bir filmi beğenmelerini beklemiyorum, onlara tavsiyem böyle zeka seviyelerini aşan bir filme gidip de boşu boşuna para harcamamaları.yakında alacakaranlığın yeni filmi çıkacakmış, ona gitsinler, televizyonda kıvançın pakladığını, sinemada pattinson paklar.*
dizi tadında filmdir efendim. zira bunu kötü anlamda eleştirmek için söylemiyorum, dizi de ki sıradan sayılabilecek bölümleri dahi bir film tadında olduğu içün, sineması o efsane 31.bölüm ve final bölümünün altında kaldığı kesindir. ancak gerek oyunculuklar gerek sonunda ki kendince şaşırtmacalı final ve tabii ki behzat amir ve ekibinin yarıcı komiklikleri herşeye rağmen keyifli bir 120 dk a geçirmemizi sağlamıştır. gidiniz izleyiniz efenim. bahsedildiği kadar da kötü değil, eğlenceli bir zaman sizi bekliyor.
isim üzerinden milyoner olmanın kısa yoludur, para tuzağıdır.
arkadaşlara tavsiyem, tüm bölümlerini indirin, baştan izleyin çünkü behzat ç'nin her bölümü bu filmden çok çok çok daha iyi.
baştan söyleyeyim kitap ve kitaplarını okumadım fakat dizinin de hastası idik neredeyse.
anadolu kartalları ile behzat ç arasında seçim yapmak zorunda kaldık, tabi ki behzat ve ekibini seçtik ve bu hayatımda yapmış olduğum en kötü film tercihi idi. sinemaya gidipte bu denli param çalınmış hissetmemiştim daha önce.
eleştirilerime başlıyorum.
- film direkt berna ile başlıyor ve daha önce diziyi izlememiş olanlar afedersiniz bir sikim anlamıyor, yanda ki arkadaş paso bu kim bu kim şu kim diye sorup durdu, başlangıçta 10-15 dakikalık bir genel olarak karakterleri tanıtıcı bölüm koyabilirlerdi.
- redkid karakterini doğru düzgün tanıyamadık, saçma sapan sahneler çekilmiş, bunlar yurt ve mezarlık sahneleriydi. ikisinin de bir amacı yok, boş. hadi yurttaki arkadaşlar arasında çok büyük bir düşmanlık yada çok sağlam bir dostluk olur, sen de derinlemesine inersin eskiye ama yok. filmde sadece o elemanlara para veriyor ve işini yaptırıyor. mezarlık sahneleri ise bir iki esrar içtirelim, red kid derin derin baksın, gizem olsun diyerek çekilip konulmuş gibi.
- behzat amir sigara içiyor. belki kitapta içiyor olabilir bilmiyorum fakat behzat ç dizi ile geniş kitlelere yayıldı, tv'de sigara yasak olduğundan koymuyorlardı, filmde de gerek yoktu, alışıp bildiğim behzat ç'ye hiç gitmemişti ve erdal beşikçioğlu sigara içmeyi bilmiyor. ekip genel olarak düşünülen ama yanlış olan sigara adama karizma katar algısını kullanmak istemiş, başarısız olmuş.
- harunun espirileri dışında olan tüm espiriler ve güldürmeyi amaçlayan sahneler çok yapmacıktı. örneğin hayalet ve behzat arasındaki diyaloglar. naptın? işte gittim mezarcıyı buldum sordum konuştum öyleymiş böyleymiş.. eee ? eee si hiç abi.. aynı diyaloğu otuz kere izledik filmde.
- üstte de değindiğim gibi oyuncular oyunculuklarını filmde konuşturamamış malesef. akbaba, hayalet ve behzat ç sanki rollerine oturmamış gibiydiler. hani olurya tv'de bir film yada dizi izlersiniz ama oyuncu sanki kameraya hitaben konuşurmuş gibi oynar, size hiç inandırıcı gelmez, işte tam da böyleydi..
- sinema filmine eminimim ki hiç mi hiç para harcamamışlar, bir bölüm maliyeti ne kadar ise filmin de maliyeti ancak o kadardır.
- diziden filme geçiyorsun, efekt olsun, çekim kalitesi olsun ekstra birşeyler vermek zorundasın bu izleyiciye. neden mi? dizi de bu izleyici sana para ödemiyor, onlardan direkt olarak gelir elde edemiyorsun, film de ise tam tersi..
aşırı eleştirel gözüktüğümün farkındayım ancak bir behzat ç sever olarak filmi izlediğime pişmanım, anadolu kartallarına yazık ettik.
kendini kolsuz ahmet sanan kollu süleymanın**marksist ülkücü demesiyle yarmış filmdir.
bu sözü duyduğumda salonda kahkayı basan ender insanlardandım.hayır, bu deyim bilinmediğinden mi gülünmedi salondakilerin siyasi görüşünden mi bilemedim.herneyse demem o ki, güzel filmdi ama möthiş değildi.
dizi hayranlarının koşa koşa gittiği ve memnun ayrıldığı filmdir. harun yine her zaman ki gibi güldürmüştür. kolsuz ahmet de ayrı bombadır bu filmde. ayrıca diziyi de fazlasıyla özlediğimizi hatırlatmıştır bizlere bir kere daha.
Behzat ç. nin sıkı bir fanı, başladığı ilk günden bu yana takip eden bir izleyicisi olarak gönül rahatlığıyla söyleyebilirim ki bu film olmamış. En azından ben beklediğimi bulamadım.
Bir defa çok şet atlanıyor filmde. Ne zaman ne oldu kaçırıyorsunuz. Bu red kit, gorbaçov, sakız çiğneyen adam felan daha sağlam karakterler olmalıymış. en azından adamların bir kaç icraatını gösterseydiniz. Son 10-15 dakika heyecanlı ve güzeldi onu da gereksiz araba takla sahnesi bozmuş. Daha çok komedi filmi tadında olmuş bence. Özellikle hayalet ve harun diyalogları. Hayalet, harun felan ''red kit in sorunu benimle'' afişlerini görünce heyecanlanmıştım ama neyse... Belki de bu yüzden beklediğimi bulamadım. Sonunu merak ediyorum evet ama çok daha iyi bir son, iyi bir film yapılabilirmiş. Türkiye'nin en iyi senaryosuna sahip dizisinden bahsediyoruz ne de olsa. Neyse umutlar haftaya ve ardından gelecek bütün pazarlara bağlandı.
bir film olarak ele alındığında görüntü kalitesi ve ışık ayarının dizimsi mod dan çokta farklı olmayışı, filmin ilk başında ankara semalarının üstünde film adı yazılırken word art terk havası verilmesi ve ufak tefek senaryo yamukları dışında güzel repliklerin bolca bulunduğu son zamanların iyi türk filmlerinden biri.
bugün izlediğim ve gerçekten diziyi özlediğimi farkettiren dizidir. büyüksün behzat büyüksün ç. film de dizinin bir bölümünün sansürsüzü tadında olmuş. ama gerçekten kaliteli bir yapım. izlemeyen çok şey kaçırır söylemesi.