inanaılmaz olmasa da ilk bölümün ortalarına yeni gelmişken şaşırdığım hatadır.
intihar eden bir kız var ya betül kız Boğaziçinde okuyor ama dizi Ankarada çekilmesine rağmen harun tak diye okula gidiyor. ilginç tabi .
boğaziçinin istanbulda olduğunu bilmeyen bir senarist olamaz heralde, olmamalı.
ulan herkes kaçırmış da ben diyim bari 60. bölümde çalgı çengicilerden biri "dezemin evladı" derken öbürü bi iki sefer "dayı oğlu" demiştir, dayı veya deze cinsiyet mi değiştirdi başka türlü olmaz böyle bişey.
dayı oğlu ise hala oğlu olmalı öbürküsü akrabası olmayanlara nottur aha bu.
şimdi öncelikle söyleyeyim çok severek izledigim bir dizi. maksadım bok atmak degil. mantık hatasını söyleyip bu konuda bilgisi olanlar varsa yardımlarını beklemek. sıkı durun söylüyorum.
cinayet büronun hepsi ankaralı. benim bildigim devlet memurları memleketlerine yakın bir yerde bile görev yapamazlar. yani adam vergi dairesinde memur diyelim; memleketinde görev yapamzken. bir polis, hemde cinayet gibi önemli bir konuda görevli bir polis nasıl oluyorda memleketinde görev yapıyor. bu konuda bilgisi olanlar varsa sarı ışıgımı yaka bilirler.
hemen birçok bölümde, ölü olarak yerde yatan figüranların göz kırpma, nefes alma gibi eylemlerin içerisine girmeleri. seviyoruz ama biraz dikkat lütfen.
ilk sezonun ortasında cevizlerin içinde eroin kaçıran hatta haruna 1 çuval ceviz hediye eden fakat finalde vurulan adamın ilerleyen bölümlerde harunun babası rolünde oynamasıdır.
diziyi çok beğeniyorum ve hiçbir bölümünü kaçırmadım.hatta tekrar tekrar izlediğim de oldu.tek sıkıntılı nokta dizide önceden farklı rolde oynayan adamlar diziye tekrar giriyor ve farklı roller alıyor.yanlış hatırlamıyorsam 3.bölümdeki polis ilerki bölümlerde katil oldu ve bambaşka bir rolde.yine dayak yiyen bir öğretmen ilerde abisini zehirleyen adam oldu.12.bölümdeki patron yeni bölümlerde harun'un babası oldu.bunların olmamasını isterdim dikkatten kaçmıyor.
Kavak Yelleri, Akasya Durağı gibi yapımların yanında tek konuşulacak yan Behzat Ç.'nin mantık hatasıdır. Önce bu dizilere bakılsın, sonra sıra Behzat Ç.' ye gelsin.
akbaba lakaplı komiser'in gençlik yıllarında amcasının sevdiği kıza tecavüz etmesinden sonra karnına jilet ile faça atıyor. bu ülkede polis olmak için vucüt yapısının sağlam olması lazım. en büyük mantık hatası façalı adam polis olamaz.
videoda behszat ın kızını aşşağı atan şahıs erkek gibi görünmekte iken , atan kişinin şule olduğu ortaya çıkmakta. o görüntüdeki şuleye hiç benzemiyor. gerçi bunun nedeni finalin açıketmemek için bilerek farklı kişi kullanmak olabilir. yoksa o bacak kadar boyu ve cüssesi ile istediği kadar kılık değiştirsin tanırdık şuleyi.
kırmızı mitsubishi yi hakim savcı vb. yardımcı rolde kim varsa iki bölüm arayla kullanıyor. Müsteşar korumasının arabasıydı bir bölümde, bir bölümde de garajda arama yapıldı bu arabanın bağajından bıçak çıkmıştı. Daha bir kaç bölümde aynı kırmızı lancer görünüyor.
Bir türlü zamanlama tutmuyor bir birini. Gece evde içerken cinayet haberi geliyor. Olay yerine gidiliyor incelleme yapılıyor savcı mavcı incelemeler falan. Esra savcı soruyor "ne yapacaksın?" diye "abime söz verdim oraya gideceğim" vs. saçma salak birşey söylüyor. Gece 3'te falan gidiyor galiba abisine.
hyundai arabanın logosunu saklıyorlar, mercedes ve renaultlarda sorun yok logolar aynen duruyor. Mercedes renault sponsorsa neden ekibin otosu Hyundai?
Neden cinayetler inanılmaz bir düzende ilerliyor. Biri sonuçlanmadan diğeri işlenmiyor. Eğer işlense bile bir önceki ile bağlantılı oluyor.
Bak şimdi çok sinirlendim Ulan madem pilli Bebek'in şarkılarını çalacaksın neden "Kara diller" i çalmıyorsunuz amk. Hadi onu geçtim "Hilal'in şarkısı" nın sözlerini neden değiştiriyorsunuz la?