ay ortasından ay sonuna kadar kitapçılara girip girip, kedinin kasap önünde ciğerlere bakması gibi iç geçirip duran insan
ama ay başı gelir, maaş yatar. mutlu sona ulaşılır.
bahsettiğimiz bir resim tablosu veya güzel bir kız değildir, kitaptır. ben yıllardır ancak okuduktan sonra beğenip beğenmediğimi anlayabiliryorum. demek ki insan beyninin sınırları gerçekten çok geniş ve benim gibi adamlar bazen bu sınrları hayal dahi edemiyor.
her kitabın korsan baskısının yapılmadığını bilen yazardır. Popüler için çalışan korsan sektörü peripheral türdeki kitaplara çalışmaz, kişinin de bütçesi alana özel bu kitapları almaya yetmeyebilir. Ciğerci önündeki kedi gibi bekler durur zavallı, yazık len.
Evdeki kitaplığı ağzına kadar doldurup bir de odanın muhtelif yerlerine kitap tıkıştırmaya başladığı için annesi tarafından kitap alma yasağı konulan insandır...
kitapçıda en sevdiği kategoriye gelir. kitaplara hevesle bakar, bir tanesini gözüne kestirip eline alır, çevirir, etiketi okuduktan sonra kitabı sessizce yerine bırakır. yine de vazgeçmez, aynı kitapçıya bir gün o kitaba sahip olacağı umuduyla defalarca gider. her seferinde aynı raf etrafında gezer. acınası haldedir; ancak yapacak bir şey yoktur.
bakar bakar durur. acınası bir durumdur. bu ülkenin her şeyi yarım be kardeşim. atatürk kütüphanesinden ayda 2 tane kitap alıp okuyordum. o da tadilata girmiş. 2 sene oldu bi bok yedikleri yok. şimdi paylaşım için erkek kız nerde kitap var ben ordayım. açın ulan şu kütüphaneyi sayın eşşoğlu yetkililer. akmar pasajına zam gelmiş. 2. el sahafçılara hücum.
orijinal ve sıfır almak istiyorsa daha uzun bir süre alamayacak insandır. zira kitap fiyatları her ülkede aşağı yukarı aynıdır ama alım gücü türkiye'de düşüktür malum. sigaraya falan para bulup da kitaba veremiyorsa parayı o zaman beter olsundur fakat zaten alım gücü düşükse ve ülkemiz kütüphanelerinde pek bir bok olmaması göz önünde bulundurulursa 2. el kitap alacak olan kişidir.
kitapların pahalı olmasından ,istediği kitabı okuyamayan insandır, bu istediği takıyı alamayan kızdan daha farklı biridir, korsana yönelir ,tıpkı kızın imitasyon takıya yönelmesi gibi ama farkı fark etmeliyiz **
ayrıca bu kişiye bir tavsiyem var kitapçıda istediği kitabı bulsun, hemen ayaküstü bi kaç sayfa orda okusun kaldığı sayfanın numarasını aklında tutarak, başka bir kitabevine gitsin devam etsin kaldığı yerden okumaya...bu şekilde kitap bitirmişliğim var, öyle çok kalın bir kitap değildi fakat azmin elinden 400 sayfalık kitap bile kurtulamaz...
bana gelsin ben alırım lan sözlük vicdanı yapmama neden olan durumdur.
(bkz: haydi kızlar okula)
cem mumcu ile yapılan 1 adet mülakatta şahsa ait kitapçıda eşşek kadar harry poter serisinden bir kitabın akşama kadar okunmak suretiyle bitirildiğini okumuştum.mümkündür kitaba verecek parası olmayana birinin işi olmadığı düz mantığından hareketle hayata geçebilir fantezidir
kütüphaneye gitmediği belli olan insanların "kütüphaneye gidin yaa" diye akıl verdiği durumdur. göt kadar şehirde ulusal kütüphane var çünkü amk.
küçük şehirlerin il halk kütüphanelerinde yeni çıkan kitapların zart diye raflara girmesi çok nadirdir, onlar da ancak popüler kitaplardır. istediğiniz kitabın alınması için istekte bulunsanız dahi alınma ihtimali düşüktür. ayrıca her kitabın ikinci eli bulunmaz, korsan basılan kitaplar da genellikle satılma ihtimali kesin olan çok popüler kitaplardır.
Yeni basılan kitapların halk kütüphanesinde bulunması zordur. Fakat illede o kitap olsun istiyorsunuzdur. Ya birine gönderme yapıp hediye gibi aldırmaya çalışılır ya da fakirliğin ortaya çıktığı andır.