before sunrise

entry94 galeri12 video1
    44.
  1. çok sevimli, felsefi ve gördüğüm en güzel aşk filmlerinden biri hatta şu an daha güzeli aklıma gelmiyor. bir kere açık, dürüst, düşündüğünü söyleyen bir çift. ikincisi aşkın sadece sex ve muck muckla geçmemesi gerektiğini anlatan, çok güzel sohbetleri, hayata dair görüşleri olan bir film. oyuncular muhteşem, çok tatlılar. devvam filmini de ethan hawke ile julie delphy beraber yazmışlar.

    --spoiler--
    son sahnede 6 ay sonra buluşak diyorlar ya bence ikisi de gitmez ya... hatta gitmesin.
    --spoiler--
    2 ...
  2. 43.
  3. sabaha karşı seyrettiğim ve çok ağır bir konusu olan ama yine de izlenmesi gereken bir filmdir.
    0 ...
  4. 42.
  5. ethan hawke'ın çok yakışıklı olmamasına rağmen, filmdeki diğer bütün öğelerin mükemmel olması nedeniyle başarılı olmuş bir film.
    0 ...
  6. 41.
  7. imdb puanı 8.1 olan, izlerken yüzünüze sıcacık bir gülümseme yayabilen 1995 yapımı harikamsı film. aşk asırlık olmak zorunda değildir, tek gece bile yetebilir aşkı tatmaya, aşkla yoğrulmaya diye düşünmediyseniz izlerken, şimdi düşünün bence. *
    1 ...
  8. 40.
  9. sıcacık ve doğal mı doğal bir film. bu filmin devamı niteliğindeki before sunset'i de hemen ardından izlerseniz tadından yenmez.
    1 ...
  10. 39.
  11. kastırmayan diyalogları barındıran film.zaten ikili diyalog dışında bir şey bulamıyoruz filmde.olsun diyoruz filmin doğal ve sizi saran konusu sevdirmeye yetiyor kendini.
    sevgilinizle izlemeyin tavsiyesini vermek istiyorum.tek başına izlenip üstüne düşünülesi bir yapım olsa gerek.
    1 ...
  12. 38.
  13. izlediğim en romantik, en etkileyici filmlerin arasında en yalın olanıdır. filmi izlerken çok etkileniyor olmasınız da daha sonraki günlerde gerçekten etkisi altında kalıp ordaki karakterlerle özdeşleştiğinizi fark edersiniz. hiç gitmemiş olsanız bile viyana'yı özler, trene binip yeni insanlarla tanışmak istersiniz.

    unutamadığım sözlerden biri de;

    --spoiler--
    kadınla adam viyanada isimsizler mezarlığına gelirler. kadın çocukken daha öncede bu mezarlığa gelmiştir. burayı gezerken bir mezar görür ve o mezarı çocukluğunda da gördüğünü hatırlayarak adama döner ve;
    ''bak bu mezarı hatırlıyorum. ölen kişi 13 yaşındaymış. bu mezarı ilk gördüğümde ben de onun yaşındaydım. şimdi 23 yaşındayım. oysa hala 13 olmalı. ne garip..
    --spoiler--
    4 ...
  14. 37.
  15. film izlemeyi sevmem. enteresan ama evet böyle. uzun gelir bana filmler. "yapacak daha iyi şeyler vardır mutlaka" derim ve bulurum da. ancak zevkine güvendiğim bir kaç kişinin tavsiyesi üzerine film izlerim, bir de şanı almış yürümüş filmleri. bu film de tavsiye bir filmdi. evet belki yüzlerce film izlemişliğim yok bu hayatta ama "en" kesinlikle buydu. sıcak, içten bir aşk masalı. üstelik gerçek zamanlı. müzikleriyle mekanlarıyla amatörlük kokan ancak bir o kadar "iyi" bir yapım.
    izledikten yıllar sonra şimdi düşündüğümde tek bir şarkı çalıyor beynimde.

    (bkz: redd)
    (bkz: aşktı bu)
    6 ...
  16. 36.
  17. hayatımda gördüğüm filmler içinde en yoğun replik kullanılan filmdir. iyi bir şey mi peki? elbette hayır, ne dediklerini anlamaya çalışırken, filmin görsel öğeleri kaçıyor. zaten hata yaptıkları yer de bu, bu bir sinema, ön planda olması gereken sinematografik öğeler. bir de ikincisi var bu filmin, "before sunset." vasatın altında. çok daha iyi bir film çıkabilirdi, bu malzemeyle.
    3 ...
  18. 35.
  19. p.s. i love you, 500 days of summer gibi süslü ve kurgulu olduğu kadar overrated olan filmlere inat; saf, duyguları çok net aktaran ve gerçekçi aşk filmi. hatta beni bugüne kadar etkileyen tek aşk filmidir. devamı ise ilki kadar iyi değildir fakat onun da gideri var.*
    1 ...
  20. 34.
  21. gün doğmadan.

    1995 yapımı bir film.
    --spoiler--
    fransız yüksek lisans öğrencisi celine (julie delpy) ile amerikalı jesse (ethan hawke), budapeşte - viyana treninde bir çiftin kavgası ile tesadüfen tanışırlar. jesse, celine'e, ertesi gün uçağa bineceğini ancak parası olmadığından sabaha kadar viyana caddelerinde dolaşacağını söyler ve celine'in kendisine eşlik etmesini ister. viyana'da trenden inerler ve 14 saat boyunca hayatlarını derinden etkileyecek bir beraberliğe adım atarlar. sabaha kadar süren eğlenceli ve romantik dakikaların yanı sıra, yaşlarının getirdiği zorluklardan, yaşadıkları sorunlara kadar birçok konuda duygu ve düşüncelerini paylaşırlar.
    --spoiler---
    1 ...
  22. 33.
  23. harika bir filmdir, ilk defa tv8'de izledim. o günden beri türkçe dublajını bulamadım. hayranız.
    1 ...
  24. 32.
  25. içinde milkshake geçen şiir;
    daydream delusion
    limousine Eyelash
    oh, baby with your pretty face
    drop a tear in my wineglass
    look at those big eyes
    see what you mean to me
    sweet cakes and MILKSHAKES
    i am a delusion angel
    i am a fantasy parade
    i want you to know what I think
    don't want you to guess anymore
    you have no idea where I came from
    we have no idea where we're going
    launched in life
    like branches in the river
    flowing downstream
    caught in the current
    i'll carry you. You'll carry me
    that's how it could be
    don't you know me
    don't you know me by now. *
    5 ...
  26. 31.
  27. sinema tarihinin en güzel göz kaçırma sahnesinin bulunduğu filmdir.
    4 ...
  28. 30.
  29. Bir zamanlar, izlerken tekrar günlük yazmaya başlamama neden olan filmdir.
    1 ...
  30. 29.
  31. aşk bir süprizdir aniden gelir ve bu ani geliş bir gidişle sonlanıcaksa zaman önemlidir.
    iki yol vardır çekip gitmek veya anı yaşamak, bir karar vermek gerekir belki bir istasyonda inmek..
    en güzel aşk filmlerinden biridir before sunrise,before sunset'e doğru bir yolculuktur ayrıca bu film..
    2 ...
  32. 28.
  33. iMDB'de 8.1 almış olan bir aşk filmi, fakat bildiğiniz aşk filmlerini bir tarafa koyup bu filmi diğer tarafa koyunuz. O kadar güzeldir ki izlediğiniz ilk üç gün sadece o filmi düşünmeye ayırırsınız. Başrollerinde ise julie delpy ve Ethan Hawke oynamaktadır. Ayrıca bu filmin birde devamı vardır ki ona da before sunset demişlerdir.
    1 ...
  34. 27.
  35. bu sene alabildiğine tutku,sevgi,endişe,korku ve rekabetle dolu gerçek bir aşk yaşadıktan sonra; okulun kapanmasının üstünden 3.5 ay geçmesiyle beraber zihnimin 'hala ona olan aşkım' konusunda karmaşalarla dolu olması ve bunların bünyeme ettiği tesirin yoğunluğuyla oluşan bir psikoloji içinde izlemem dışındaki her şey mükemmeldir filme dair. e ben zaten bu filmin haricindeki baş karakterim aslında..

    evet, yaşadığım sayesinde 'ilk görüşte aşk' denen cici hisse inanıyorum.
    evet, kızın filmin sonuna doğru yaşadığı bitin korkuları, endişeleri, geleceğe dair sorduğu soruları çok iyi anlıyorum.
    evet, onların birbiri için ölüp bittiğini biliyorum..

    fakat; bu filmi bu gece iyi ki izlemişim, bu sayede bu karışık bünyenin kendi kendini aydınlatmasına yardımcı olduğu için ayrıca seviyorum bu filmi..

    ve bu filmdeki ve gerçek hayattaki sevgili aşk pıtırcıkları; gerçekten ama gerçekten 'her şey başlar, gelişir, yoğunlaşır, durulur, azalır ve biter' diyorum..

    sene boyunca çektiğim tarifi olanaksız acının bile çok çok azaldığı gibi..

    hayatla ve onunla 'istemeden' ve ' farkında olmadan' birden alay etmeye başladığımdan beri..

    ve bu beri'yi, bu sizin içinde ' saf aşk' barındıran cici filminizi izlememe rağmen eskiden izlediğim çok daha sıradan aşk filmlerine nazaran beni çok daha az etkileyebilmesiyle suçluyorum!

    sanırım ben o eski ' saf aşık olan ben' değilim a dostlar?

    ama üzgün de değilim...
    0 ...
  36. 26.
  37. sevimli film.bu filmden yıllar sonra çekilen ve devamı olan before sunset de ilki kadar olmasa da güzeldir.bir de bildiğim kadarıyla 2.fim gerçek zamanlı çekilmiştir.
    2 ...
  38. 25.
  39. aslında filmde bazı bölümlerde ethan hawke'ın oyunculuğunun filmin sadeliğini bozan abartıda olduğunu düşünsem de (jestler ve mimikler) 2. izleyiş sonucunda gelmiş geçmiş en iyi 5 aşk filminden biri olduğuna karar verdim. birkaç hususu aslında bazıları spoiler olmasa da öyleymiş gibi verelim.

    --spoiler--
    1- öncelikli olarak senaristler richard linklater(aynı zamanda yönetmen) ve kim krizan'ın ellerinden öpmek gerek. bu kadar yoğun diyalogu bu kadar güzel düzenlemek filmin başlıca özelliği.
    2- sanat yönetmeni şahane. bize yormadan viyana'yı izletiyor.
    3- filmin en iyi ve diğerlerinden ayrılan sahnesi plak dinleme odası sahnesi. bu, filmin en diyalogsuz ve en samimi sahnesi şahsi fikrimce.
    4- benim filmle ilgili en hoşuma giden ayrıntılardan birisi amerika-fransa karşılaştırması. bu alttan alta falcı, şairli ve dansözlü sahnelerde veriliyor. bu sahnelerde jesse ve celine'in bakış açıları aslında iki farklı kültüre sosyolojik bir bakış gibi.
    5- filmin en zayıf ve bence gereksiz kısmı ise jesse'nin şarabı celine'in de bardakları çaldığı sahne. jesse'nin ikna etme çabası yetersiz ve pek inandırıcı değil sanki.
    6- filmin en güzel taraflarından bir diğeri ise elbette julie delpy'e aşık olmanız.
    7- son olarak uyarı bu filmi izleyip de büyük umutlarla falan interrail'e çıkmayın. yanınıza kendine özgü kokuları olan çinliler veya yaralı, esmer ve kirli tenleriyle meksikalılar oturur, adamı domaltırlar valla.

    --spoiler--
    4 ...
  40. 24.
  41. diyologların içine girmenizi sağlayan, diyalektik aşk hikayesi.. her bir sahnesi doğal yada gerçeğe yakın çekilmiş viyana güzelliği.. insanı hayallere ittiği için iyimi kötümü bilemediğim film..
    2 ...
  42. 23.
  43. before sunseti de izlemek zorunda hissettiğim için, iki kat sinirlenmeme neden olan, bomboş film.
    2 ...
  44. 22.
  45. iki tane çılgın insanın, tren yolculuğunda tanışıp, viyana'da bir gün boyunca romantizm dolu bir aşk yaşamasını anlatan güzel film.

    filmdeki güzellikler;

    --spoiler--
    -ethan hawke, bu filmde resmen aşık olma sebebi.. bunu bilir bunu söylerim. *
    -bazen uzun diyaloglar sıkıcı hale geldi ama yine de güzeldi. hayatımda bu kadar geveze bir çift görmedim. *
    -eski plak satan bir dükkana girdiklerinde, plağı dinlemek için odaya girdiler ya, heh işte o sahne filmin en güzel sahnesiydi bence. birbirlerini öpmek istiyorlar ikisi de dudaklarına bakıyorlar ama kafalarını hemen çeviriyorlar filan.. süperdi bence.
    -viyana'nın gezilip görülmesi gereken bir yer olduğunu anladık.
    -filmin devamı olan before sunset'ten daha güzel bir film olduğunu söylesem yalan olmaz.
    -sokaktaki adamın ikisi için yazdığı şiir şahaneydi.
    -vedalaştıkları sahnede ağladım. çok duygusaldı kesinlikle.
    -güzel filmdi işte. yalnızlığımı biraz daha hissettirdi.
    --spoiler--
    6 ...
  46. 21.
  47. ethan hawke ın julie delpy yi trenden indirmek için ikna etmeye çalıştığı sahnede geçen diyaloglarıyla, defalarca izlediğim en güzel aşk filmlerindendir....
    2 ...
  48. 20.
  49. tüm zamanların en şeker kıvamında filmlerinden biridir. 10 kere izledim, bi 10 kere daha izlerim.
    hayır güzel evladım filmi anlamadığımdan değil, sevdiğimden izlerim. komik seni.
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük