yaşanmış bir olaydır. keza ilkokuldaki jimnastik hocamız velilerden birinin kendisi hakkında "bu kadın nasıl öğretecek bu kiloyla bikbik" şeklinde laga luga yapması üzerine bir derste dedikoducu velinin önünde mindere çıkıp saltoları parandeleri arka arkaya sıralamış, ardından artistik jimnastik dalında il ikincisi olduğunu açıklamış ve şoka giren veliye "ben şişman değilim kemiklerim iri" demiştir *
kaslardan oluşup 100 kiloysa kız öğrencilerini kendisine aşık edebilir lakin yağlardan oluşup 100 kiloysa bütün sınıf için dalga konusu olması muhtemel kişilik..
abesle iştigaldir. sen spor hocasısın ve görevin insanlara * sporu sevdirmektir. yoksa eline top verip oynatmak değil. bu hocalar spor akademisi mezunudur. geçmişlerinde mutlak ve mutlak ağır sporlar yaparak okullara yerleşmiş yada profesyonel anlamda sporlar yapmıştır. ağır spor yapan insanların birdenbire sakatlık, evlenme, takımdan ayrılma v.b gibi sebeplerden * sporu bırakması kendisinde anormal bir kilo artışına neden olur. ancak kiloluda olsalar okulların her zaman * en sevilen hocalarındandır.
neredeyse imkansıza yakın bir önermedir...
şöyle ki beden eğtimi öğretmeni olabilmek için bitirilen okul "beden eğitimi ve spor yüksekokulu" yani besyo dur...
okulun kazık mı kazık bir yetenek sınavıyla öğrenci aldığı da gözönünde bulundurulursa 100 kiloyu aşkın bir insanın ne kısa mesafe ne de uzun mesafe koşması pek de mantıklı gelmeyecektir.
fakat kaideyi bozmayan istisnai durumlar olabilir,
şöyle ki,
öğretmenin branşı "judo" dur ve yurt dışında milli takım oyuncusu olarak derecesi vardır bu da onun sınavsız geçiş hakkını kullanmasi demektir.
