bankaya gidip sıramı aldım, tam 27 kişi vardı önümde beklemek bir hayli vaktimi aldı tabi sonra bir yere oturup cep bilgisiyarımı cıkartıp hayatı 140 karakterle anlatmaya calıstım,vatan sana canım feda vs. karsımda oturan güzelce bir hatun vardı yanına sokuldum eee askerlik anısında çapkınlık olmazsa olmaz,sıram geldi uygun adım gittim yemin toreni misali, verdim evrakları banka hesabından 30000tl aktardım tezkere kağıdını sağ elimle alıp sol elime verdim ve saol komutanım diyerek nizamiyeden cıkış yaptım.
ah o günler.. tv de bedelli askerliğin açıklandığı o an, evet kendimi o an vatan için 30 bin lira verecek bir nefer olarak gördüm. paramın komutanı, özgürlüğümün askeriydim. vatan için can vermeye ne gerek vardı? parası olan parasını, parası olmayan canını.. zaten 30 yaşına kadar askerliği ertelemek için attığım taklalarla ilgili anılara değinmiyorum bile.. falan filan.. da günlük gibi oldu az, birde bedellinin günlüğü diye mi başlık açılsa, büyük eksik gerçekten.
hiç unutmam ağzımda rambo bıçağı, helikopterle beni suriye üzerinde paraşütle bıraktılar. m4 karayolunda ilerleyen toyata pikabın üzerine indim. pıçağı ağzımdan alıp pikabın lastiğine sapladım. suriyeli pijler noluyo lan bile diyemeden geberdiler.