tecavüzün gerçek cezası mahkemede değil, cezaevlerinde verilmektedir. destekliyoruz. şiddet hiç bir şeyin çözümü olmasa da insanın '' testere '' olası geliyor. bunları alacaksın, kazığın üstüne oturtup kaldıracak, oturtup bırakacaksın. bu süre içerisinde de kazığı münasip tarafından çıkarması için 1 dakika verecek, çıkaramazsa da ağzına sokacaksın.
insanın içini soğutan bir olaydır.eee akacak kan damarda durmaz demişler.sen tecritte tek başına keyif yaparken sıkılıp, koğuşa geçmeyi iste. sonra mahkumlar seni tanısın.bir canilikten dolayı mutlu olacağımı hiç düşünmezdim ama hak ettiler... kimsenin yaptığı yanına kalmıyor. adalet size hak ettiğiniz cezayı veremese de halk size bunu seve seve takdim eder.
kaşık ustası kardeşimizin infazının ertelenmesi yada cumhurbaşkanı tarafından özel afla serbest bırakılması gereklidir.
toplumun vicdanını kaşığı ile rahatlatabilmiş bir şahısdır.
hukuk devletlerinde cezayı devlet verir. verilecek ceza da kanunlarla konulur. ancak hiçbir hukuk devletinde böyle alçakça bir suça verilebilecek kadar adil bir ceza olmadığından, cezayı halk kendi kesmeye kalkar.
ayrıca bazı bebek bezi reklamlarında çocukların bornozunu açarak vücutlarını göstermeleri gibi, kabinlerde bez bağlayıp yerlerde yuvarlanmaları gibi hareketler çocuk tacizi vakalarını artırmaktadır, rtük de uyumaktadır. çocuk istismarına son verilmesinin yolu milletin gözlerini oymalarına izin vermek değil, daha en baştan çocuk tacizi sonucunu doğurabilecek olaylara engel olmaktır.
hakimlerin verebileceği en yüksek cezalardan birini verdiği yani 21 yıl yemiş bir orospu çocuğunun gözünün oyulmasıdır. gönül, devlet yapsın assın bunları istiyor ama idamın olmadığı bir ülke burası. mahkeme verebileceğini vermiş ama yapılan suç o kadar insanlık dışı ki, o kadar orospu çocuğu olmayı gerektiriyor ki, adam nefes aldığı sürece isterse 500 yıl hapis yesin yine de yeterli bulmuyor insan. lime lime etme isteği doğuruyor insanda bu olay. hapishanede yatan insanların psikolojilerini, kafa yapılarını düşününce normal karşılayabiliyor insan bu yapılan şeyi. şu an adam yanınızda olsa ve gözünün içine baksanız eminim bir çoğunuz o adamların yapmak istediğini yapmak istersiniz. yaparsınız demiyorum herkeste onu yapacak psikoloji olmayabilir ama bir çoğumuz bunu yapmak isteriz. ben isterim mesela. şimdi bir süreliğine kendinizi o hapishanede yatan mahkumların yerine koyun. adamın yaptığı iğrençliğin farkında olup, sizinle aynı yatakta yatmasına, aynı tabaktan yemek yemesine nasıl göz yumarsınız?
adaleti kendi kendine uygulamaya çalışmaktır. Gelişmemektir.
adalet sistemi zaten bu herife gerekli cezayı vermelidir. o herif gerekirse devlet tarafından hadım edilmeli, gerekirse ölene kadar 3x3 bir hücrede çürümelidir. devletin bu konuda aciz kalması bu davranışı haklı göstermeyecektir. linç kültürü asla savunulacak, arkasında durulacak birşey değildir.
hukuk duygusuz olmalıdır. hukuk suç - ceza şeklinde işlemelidir. türkiye bir hukuk devletidir. orman değil.
kesinlikle yanlış bir olaydır. insanların kendi adeletlerini sağlamaya çalıştıkları bir ortamda ne adeletten bahsedilir, ne de huzurdan. sonuçta meselenin üç boyutu var;
* bu kişinin akli dengesi yerinde mi,
* bu kişi bu işi her hangi birinin baskı ve tehditleri sonucu mu yapmış,
* bu kişiye iftira atılmış olabilir mi ?
ki bunların dışında da yine sorgulanması gereken bir çok soru vardır. düşünün ki üç gün sonra haberlerde tecavüz etti diye bilinen kişinin iftiraya kurban gittiğini ve asıl suçlunun sokaklarda gezdiğini öğrendiniz, o zaman ne yapacağız hemen ''yazık olmuş adama, ya aslında yanlış bir hareket'' demeye başlıyacağız. kimse unutmamalı, insanlar kendi adeletlerini sağlarken egolarını tatmin ederler, kendi hırslarını bastıramaz ve bilinçsiz şekilde hareket ederler. yaptıkları eylemler mantıktan fersah fersah uzaktır. bunlar göze alındığında savunulacak bir yanı yoktur bu olayın. ama böyle düşünmek o yavrucağa üzülmemeyi, annesinin acısını paylaşmamayı gerektirir diye bir şey yok, farklı meseleler bunlar.
tecavüz yaş kaç olursa olsun yeterince aşşağılık bir davranışken bunu daha 1.5 yaşında ve üreme organları bile gelişmemiş bir bebeye yapabilmiş caniler için hümanist düşünemeyeceğim olay. o bebeğin canını ykarken aldığı zevki biraz da başkaları tatsın.
yaptığı şeyin sonucu kendisine uygulanabilecek en hafif olaylardan biridir. mümkünse sandalyeye bağlayıp, kafasını traş ettikten sonra aynı noktaya denk gelecek şekilde su damlatılmaya başlansındır.
(bkz: çin işkencesi)
hepimiz boyle dusunuyoruz ama peki bu internette neden bu kadar cocuk pornosu turkiyede raabet goruyor? sen o su degil kim?, cocuk pornosu indiren aramızdaki bu potansiyel suclular kim? google in yine yaptigi bir arastirmaya gore cocuk pornosu sitelerinin kapatılmadan once indiren kisilerin ip nosunun arasitirilmasi sonucu turkiye bu sitelerden indirme acisindan 4. siradadir.
(bkz: insan gorunumundeki mutant gecirmis yaratiklar).
(bkz: Tepenin gozleri filmindeki karakterlerle aynidir).
türk adalet sistemi'ne hatta tükiye cumhuriyet'ine ve türkiye halkı'na ve hatta birleşmiş milletler'e kadar yapılmış saygısızlıktır. Tam süperdir, oh olsundur. Mecazi anlamda hayat karartmış olup gerçek anlamda hayatı kararmıştır.
adama üzülmedim belki ama "kendilerini adalet sanan" tipler zaten sistemin baş belaları. yani katil, tecavüzcüyü öldürüyor diye katili alkışlarsan katilin daha sonra kendisini haklı gördüğü ama bal gibi de haksız olduğu diğer cinayetlerini de eleştiremezsin. mühim olan hem katile hem tecavüzcüye layık olduğu cezayı vermektir, otorite tarafından. o otoritenin de olmadığı besbelli.