Bebegin dedesinin adi hayrullah idi , çocuk yedi aylıkken karar verilmişti hayrullah ismine, çocuk da hazirlikli doğdu , biyikliydi. Allah büyük simdi yedi yasında.
Eşantiyon gibi kullanılan isimdir , yanına mutlaka güncel bi isim de konur ve o isim kullanılır.
Yani dededin ismi Kamil falansa haksız da sayılmazlar.
Bunu çok yanlış anlayıp çocuğa gelmiş geçmiş tüm dedelerinin ( atalarının ) isimlerini koymak.(bkz: ortaokul sınıf arkadaşım,yavuz sultan süleyman han bulut) en azından soyadı bulut.bilmemneoğlu olsaydı duramazdı
çocuğun psikolojisini bozar. öyle ki bu çocuk ilkokulda arkadaşları tarafından muz diye çağırılır ve ergen siniri ile birlikte önüne gelenle kavga eder. liseye geçtiğinde herkesten gizler ilk ismini. ergenlik geçince umursamaz bu durumu ve adını söylemekten çekinmez fakat çocukluğunun bir kısmı heba olmuştur. *
dede-torun ilişkisi konulan isme göre sekteye uğrayabilir. yavrucak dedeye bu sebeple ön yargılı yaklaşabilmektedir. gelecekte arda ,efe, berk gibi dede isimlerinin yaygınlaşmasıyla bu sorun yavaş yavaş ortadan kalkacaktır.
annenin babası mı babanın babası mı konulacak tartışmasıyla başlayıp olası bir tartışma anında '' senin babanın adını koyduk benim babamın ismi neden konulmadı sen her zaman kendini düşündün zaten.'' şeklinde tartışmalara neden olabilecek bir durumdur. üstelik dede isimleri eski model olduğu için ilerde söz konusu çocuk tarafından da beğenildiği görülmemiş olduğundan gereksizdir diye düşünüyorum.
isim - yaş orantısının bozukluğunu ispatlayan durumdur... 98 yaşındaki oben dede'nin tersidir bir nevi...
anne babaya; ''yahu allah aşkına el kadar sabiye cabbar ismi olur mu hiç? takım elbise altına yumurta topuk giymeyen, tesbihsiz bir cabbar! üstelik elinde biberon, ağzında emzik, götünde de molfix var!'' şeklinde ayar kayma isteğini tetikler insanın... benim tetikledi...