polislerden nefret etmek için bir gerekçesi olan insan söylemidir.
qurmi u qurmullah anlatıyor;
tarih; nisan 2011,
yer; bursa.
acemi birliğini katılıp 15 ay sürecek olan askerlik vazifesine başlamasına 10 gün kala, eğitim durumumdan dolayı görüşemediğim küçük biraderim beni ziyarete gelmişti. otogardan aldım ve kent meydanı nda dolmuş taksiye binip, altıparmak taki evime gidecektik. biraz sonra arabaya adamın biri bindi ve arkayı üçledik. oturuken kardeşime bağırarak kaysana lan yana dedi.
tavrından ve nezaket anlayışından sivil polis olduğunu anladım ve kardeşimin adamın alini ayağını cebine koymasını engelledim. biraderim 90 kg ve 196 cm boyutlarında ve amatör boksçu. birliğe katılmasına 10 gün var ve başının derde girmesini istemediğimden ve 10 gün birlikte keyifli vakit geçirelim diye o an ellerini sıktım ve boşver mahiyetinde baktım ve duruldu.
neyse, arabadan tam inecekken kardeşim dayanamadı ve inerken;
rahatça oturabilirsin, dedi.
derken, adam bi hışım araçtan indi. ve başladı; kimsin lan sen, terörist misin, terörislere benziyon zaten, neye geldin bursa ya?
gel merkeze gideceğiz, orada görürsün sen diyerek boğazına sıkmaya başladı. kardeşim cüssesinden ve sakinliğinden de korktuğu için fazla öteye gidemedi. ama yanında kankilerinden biri olsaydı durum çok daha farklı olabilirdi bizim için.
olay kaymaklık binasının önünde olduğu için, ayırmaya çalıştım ve kardeşim karşılık vermemesi gayret gösterdim. olay ara sokakta falan olsaydı, o şahsa, hayatında karşılaşamayacağı şeyler yapardık buna eminim.
neyse, 10 15 dakkalık kargaşadan sonra, kardeşimi onun elinden alıp hızlıca uzaklaşmaya başladım, ara sokakları iyi bildiğimden takip ettiğini görünce gözden kaybolduk.
10 gün sonra askere gidecek olan bir gence yapılan bu davranışın, bir izahatı yoktur. hakaretlerinin ve saldırgan tavırlarının, benim gözümde affı ve özrü asla yoktur.
bu durum, şahsım adına bir nefret sebebidir. başlarına ne gelirse gelsin, asla üzüntü duymuyorum.