bilmiyorum insan en çok daraldığı zaman ne yapmalı. dua etmek aşırı rahatlatıcı birşey kesinlikle bir terapi gibi. ama bazen sabrının sonu oluyor herşey tıkandığı zaman insan fiilen birşeyler görmek istiyor. bir duanın bir karşılığı, cebinde parası, ailesinde huzur, kalbinde mutluluk, beklediği yerden gelen bir haber, yolunda giden hayatın emaresi. bunların bazen birazını bazen hiç bir tanesini göremiyor insan. bense şu an bunların hiçbirine sahip olmadığım bir dönemdeyim. beklediğim işimden gelmeyen haber, cebimde parasızlık, parasızlıktan doğan huzursuzluklar. hele bir de bunları paylaşacağın insan olmayınca gidip sarılamıyorsun derdim var diyemiyorsun. anlatacağın dostun yok, sarılacağın bir sevgili.. dertleşmek istiyorsun karşında ancak bir mezar taşı. ne anlatsan dinliyorlar sessiz hatta soluksuz. ama sana onay vermiyor veya fikirlerine yorum yapamıyor. görüyor bir yere biliyorsun ama elini uzatıyorsun toprağına dokunuyorsun. sıfır olduğun bir dönemde hayatın hangi kapısının açılacağını bekliyorsun günlerce aylarca ya sabır diyerek. bekliyorsun bekliyorsun ne açılan bir kapı var ne kapının aralığından giren esinti. bir de üstüne umut kapılarının kapandığına şahit oluyorsun. girdiğim bu sonsuz girdaptan çıkış olacağını düşünmüyorum. olsaydı bu vakte kadar olmaz mıydı zaten? çaresizlik içinde birşeyleri beklemektense ben kendimi çareye getireceğim. bazen birşeyler sonuca varmıyorsa sen sonuca gitmelisin.