yıllar yılı bendeniz ve milyonlarca insan başörtüsü serbestliğini savundu, bunun için herkes mücadele verdi ve en sonunda başörtüsü kamuda serbest oldu.. ama bu serbestlikten başörtüsüne karşı olanlar kadar başörtülüler dahi huzursuz, hatta çoğu başörtüsünü yine kullanmıyor, mahalle baskısından korkuyor belki.
burada sorun hükümetin başörtüsünü serbest bırakma biçimi. iki yönetmelik çıkarıp bu iş böyle olacak demesi işi iyice nefrete dönüştürdü. dahası başörtülüler sanki hükümetin korumasında gibi algılandı, başörtüsü kullanan herkes tipik ak partili damgası yedi. ak partili olmak ayıp değil fakat insanın bir siyasi partiye mensup gibi damgalanması hoş değil..
şimdi başörtülüler mutlu mu sanıyorsunuz, bi anda her şey serbest oldu ama bu serbestlik biraz suni, bunu kendileri de söylüyor. ak parti iktidardan gittiği an değişecek gibi duruyor, bu çimentonun tutması uzun yıllar alır.
oysa ak parti başörtüsü özgürlüğü gibi son derece doğal bir şeyi, kemalistleri ve seküler kesimi incitmeden yapmalıydı. meydan okumak gibi oldu bu. başörtülü görünce tiksinen garipseyen milyonlarca insan var bu memlekette malesef. onlara bunun yanlışlığını izah etsek de boş, öyle çalışıyor beyni, fikri değişmez. bu durumda ak parti başörtüsü serbestliğini duyururken başörtülüler şöyle çekti böyle çekti diyeceği yerde, başörtüsüne önyargıyla yaklaşanlara güzel mesajlar verebilirdi. bunu yapmadı.
şu an öyle bir tablo var ki, başörtülüler kanun zoruyla özgürlüklerini kullanabiliyorlar. başörtüsü siyasi değil dini bir simge olduğu halde, şu an hükümetin korumasında bir şey gibi gözüküyor. başörtüsüne bir şekilde karşı olan bir çok veli, çocuğunu başörtülü bir öğretmen tarafından okutulmasını hala sindirebilmiş değil, bu yakın tarihte çok ciddi tartışmalara sebep olacak, dahası ak parti bir şekilde zayıflarsa başörtülülere karşı büyüyen nefret insanlık dışı boyutlara ulaşabilir..
başörtüsü serbestliği geldi, evet yıllar yılı üniversite kapılarından kovulup hayatları çalındı, evet ceplerinde t.c nüfus cüzdanı olduğu halde zenci muamelesi gördüler.. ama artık başörtüsü serbest. nasıl serbest.. kanun zoruyla serbest.. kimse ikna edilmeden serbest.. egemen güç öyle istediği için serbest.. ak parti elli sene işbaşında kalacaksa sorun değil, ama iki sene sonra işbaşından giderse başörtülüleri kim koruyacak o zaman. 28 şubatın on katı daha büyük darbe yemeyecekler mi..
Dahası Ak Parti başörtüsü sonunu niçin kanunla çözmek istemiyor. Yönetmelikle olacak iş midir bu. Bırakın kanunu, anayasaya bile kılık kıyafet özgürlüğünün açıkça yazılması gerekirken, Ak Parti bunu yapmıyor. Senin yönetmelikle verdiğin özgürlüğü başkası yönetmelikle kaldıramaz mı..
Son olarak, kamuda niçin başörtüsünden başka hiç bir şeye özgürlük verilmedi. Niçin kravat hala zorunlu, niye bayanlar için hala o çağdışı kıyafet genelgesi duruyor, özgürlük dediğin şey herkesi kapsaması gerekmez miydi..
