başörtülüler başı açık bayanların barınmasına karşı değil. karşı olan kapının yolunu biliyor. ayrıca barınma kelimesi hayvanlar için kullanılır. buda bu sözü söyleyen şahsın ne denli aile terbiyesinden yoksun olduğunun bir göstergesidir.
kimin dediğini bilmememe karşın kesinlikle bir devrimci tarafından söylenmeyeceğini bildiğim, ucube beyin ürünü bir sözdür. kendisine solcu demeyen kişiler kendisini solcu diye tanımlayan birini görünce o kişiye devrimci diyorlar. yapmayın be kardeşim.
"yaratılanı severiz, yaratandan ötürü" diyen, yunus'un yaşamış olduğu bu topraklarda, söylenmeyecek bir söz'dür.
bu ülke'de yaşayan herkesin, kendi istediği müddetçe bu ülke'de yaşama hakkı vardır ve yaşamalıdır. niçin "demokrasi" diye, bas bas bağırıyoruz, demokrasiye inandığımız için. başörtüsünü ve türbanı tartış
fikirlerini eleştir; ancak, karşıt fikirlere tahammül demokrasinin olmazsa olmazıdır.
hanım kızın bi kusuru var, olimpiyatlarda bahreyn adına yarışan türbanlı atletin şampiyon olduğunu unutmuş. azim olduktan sonra başı kapalı yada açık fark etmez olimpiyat şampiyonu bile olunuyormuş.
bu başlığı açanın bu ülke de yaşamasına karşıyım... bırakın insanlar nasıl yaşarsa yaşınlar dinlerine, dillerine, kimliklerine, cinselliklerine karışmayın...
biz özgürlükten bahsederken, kendi işimize gelmeyeni defetmekten bahsetmiyorduk minik kuşum. inançlara, değerlere saygıdan bahsediyorduk. tabi biz bunları söylerken, sen büyük ihtimalle tuvalette sıçıyordun ama, olsun tekrar söylüyorum, özgürlük tek taraflı değildir beyinsiz arkadaşım benim.
başörtülüler kıçı açıkları, kıçı açıklar başörtülüleri, hor görmesin, dışlamasın, inanmasa da saygı duysun diye mücadele ediyoruz, ah be çakma devrimci kız, vah be çakma devrimci kız.
--spoiler--
çarşaflı bir insanı çizmeye çalışın 360 dereceden de aynı şekilde çiziliyor
--spoiler--
genellikle mantıklı konuşuyor, ama bazen gerçekten saçmalamış. aslında türbana karşı çıkarken, kendisinin de bir inancı rastafari inancını simgelediğinin bilincinde mi acaba? ikisi de simge oluyor dolayısıyla. bir simge gençler arasında daha sempatik ve çoğunlukla anlamından bihaberler zaten, diğeri kavramsallaşmış, altında bir çok negatif anlam yüklü.
o kıza sormalılar; atatürk gibi bir devrimcimiz varken üzerinde ki che kim ?
önce senin bu şekilde rahatça dolaşmana izin veren ata na sahip çıkmasını öğren.
yani bildiğim kadarı ile bu mecrada genelde okumuş kültür seviyesi yüksek insanlar var ama hala nasıl bu şekilde düşülebildiğine inanmak gerçekten zor.
akp'nin yıllardır bu ülkede yaptığının gömlek değiştirmiş halidir. türban özgürlüktür diyince demokrasi oluyor, dini inancını yaşamak oluyor; türbanlı insanların barınmasına karşıyım demek faşistlik oluyor, hadi oradan. esas faşistlik insanları kandırarak türban'ı yasallaştırmak ve başı açık kadınları azınlık durumuna düşürerek onlara dinsiz ve imansız etiketi yapıştırmaktır ki özellikle akp'nin ve onun yandaşlarının yaptığı en onursuz işlerden bir tanesidir. onlarca yıldır ninelerimiz başörtüsü takarken neredeydiniz peki? ne zaman para, oy ve iktidar için din araç olarak kullanılmaya başlandı, işte o zaman türban çıktı ortaya ve bir anda din'in en büyük gerekliliği oldu. 1300 küsür yıldır islam dini yeryüzünde, ne oldu da bir anda türban aklınıza geldi sorarım size? ben söyleyim, 2002'den beri. inancını,dinini iktidar için ve para için satan bu akp tayfası, utanmadan insanlara din dersi vermeye çalışıyor, türban'ı yasallaştırıyor, din ile devlet işlerini birbirine karıştırarak cumhuriyet'in temel ilkelerine karşı geliyor. belki yapılan açıklama yersizdir ve haksızdır, ama bir noktadan sonra diş'e diş, kan'a kan.
belki bu ifade de "siyasi amaçla kullananları" dese daha mantıklı olabilir ama kendi inançları ve doğruları uğruna bunu yapanlara karışmak haddimizi aşmak demektir. nasıl ki ben özgürce bara gidebiliyor, sevgilimle gezebiliyor istediğimi giyebiliyorsam aynı haklara başörtüsü kullananlar da sahiptir. işte biz ancak o zaman demokrasiden bahsedebiliriz.
kendine her solcuyum diyenin devrimci olmadığının, özgürlükçü olmadığının göstergesi bir beyandır. başörtüsü yasaklarına karşı başlatılan ilk beyazıt protesto mitingi devrimci ve islamcı örgütlerin birlikte örgütlediği bir eylemdi. che nin tişörtünü moda olmasa giymeyecek ucube fikirli birinin solcu ya da devrimci diye adlandırılmasına mı kızmak gerek yoksa tipik laikçi zihniyetin kendini solcu olarak tanımlamasına mı bilinmez. başaörtüsü dediğin en az che tişörtü kadar siyasi bir simge değil midir? salaklığı su götürmez birinin lafının bu kadar tartışılması da yanlış ama neylersin. her saçmalık yazıya döküldüğünde bir ciddiyet kazandığından yazıveresi geliyor insanın...