Sizene yarram diye böğüresim geldi, ister başörtüsü takar ister mini etek giyer. Pekte düşünmüyor hanımlar istedikleri gibi giyindiği zaman "acaba çirkinleştim mi yeaa" diye.
kişisel görüşümü hiç söylemek istemediğim mevzulardan biri başörtüsü. çünkü inanç çok özel bir mevzu. sırf bunun için de saygı duyulası..
ama şöyle diyeyim çirkinlik, güzellik üzerinden değil de özgürlük üzerinden değerlendirilirse daha doğru olur. çünkü bana göre kısıtlayıcı ve adil değil. ama işte biri de çıkar " kendimi ben böyle özgür hissediyorum " der ve susmak zorunda kalırım. böyle.
Her ne olursa olsun inancından ötürü başörtüsü taşıyan bir kadın tıpkı diğer kadınlar gibi saygıyi hak eder. Zaten başörtüsü ya da tesettürün asıl amacı güzelliğini örtmek, dikkat cekmemektir.
1-
türbanlı kadın görünce,
kendimi yolda testislerini salla sallaya yürüyen erkek cinsel organı
olarak görüyorum..
çünkü,
karşımdaki türbanlı kadın,
aşırı bir şekilde kapanmış olduğu için,
kendimi, yalnızca cinsiyetten öte farklı bir varlık olarak düşünmemi
engelliyor.
Bu nedenle,
karşımdakinin değil bir kadın,
bir insan olduğunu bile düşünmem imkansız hale geliyor.
işte bu yüzden türbanlı kadın, sıradan insanlarla karşılaştırıldığında,
diğer alt sınıflara otomatik olarak giriyor.
türban bence, işte bu nedenle, " istemli-tercihli kölelik simgesidir. "
bunun benim sevip sevmememle
hiçbir alakasının olmadığını fark etmiş biri olarak,
herkesin bilinç altında bu şekilde yer ettiğinden eminim.
Bir erkek olarak,
türbanlı bir kadın gördüğümde,
özgür ve sıradan bir insan olmaktan, onların adına utanıyorum.
Hiçbir kadın,
vicdani, dini, sosyal, manevi, ekonomik veya psikolojik baskı yapılmadığı taktirde,
isteyerek o kılığa girmez, giremez.
Çünkü, biyolojik ve fizyolojik olarak türban, kadının yapısına, doğasına, psikolojisine aykırıdır.
saçımdaki beyazlar gözükmesin, yağlı saçım farkedilmesin, saçımdaki kırıklar veya seyrek saçlı başım anlaşılmasın diye türban takılıyorsa bu, takanın ayıbıdır. Kadının çirkini değil bakımsızı vardır.
Bence türban,
yeryüzünde ne kadar iyi şeyler varsa,
hiçbirine ait değildir.
Açık olmaktan mutlu olmamanın sonucu olarak takılır. Başörtüsü evet bir bez parçasıdır. Ama Türk bayrağıda bir bez parçası. Kısacası her şey değere bağlı
https://galeri.uludagsozluk.com/r/1276853/+ şunlara bakın. ben bunlardan gidip yardım isteyeceğime ölürüm daha iyi. ülkenin geldiği duruma bak. laik türkiye cumhuriyetinde, kamu görevlilerinin hakimlerin, polislerin kılık kıyafetine bak.
baş örtülü kadınlar diğer kadınları zan altında bırakır. kendi yaptıkları doğruymuş, diğer kadınlar çok ahlaksızmış iması yaratır gittiği yerde. dünyanın hiç bir yerinde kadınların böyle saçma bir sorunu yoktur. kadınlar korkutulur, zaman geçtikçe bu korku yayılır, bu iş hiç yanlış değilmiş gibi gelir.
yazdıklarınızı okuyanlar da anneleriniz neneleriniz her gün fön çektirip ahenkle dans eden saçlarını rüzgarda savuruyor zannedecek. nerden geldiğinizi unutmayın.
Bir erkek karşındaki kadına potansiyel eş adayı gözüyle baktığı için öncelikle fenotipine yansıyan sağlıklı genlere bakar. Gayet doğal bir içgüdü.
gür ve sağlıklı saçlar, düzgün dişler, ideal kilo ve boy, vücut oranlarının düzgün oluşu gibi birçok etmen otomatik olarak kafanızda işlenir ve bir kadının güzel veya çirkin olduğuna bu şekilde karar verirsiniz.
Her fenotipin güzel olarak görünmesi belirli nedenlere dayanıyor. Örneğin geniş kalçalar doğurganlığı, iri göğüsler emzirmeyi, düzgün dişler doğacak bireyin yeme sıkıntısı yaşamayacağını gösterir.
Özetle bir kadının saçlarını kapatması -1 olarak gen hanesine yazılır. Yetiştirilmeye veya bazı psikolojik nedenlere kapalı birini tercih eden de olabilir. Kişiye göre değişir ama normal bir erkek bireye göre başörtü takan bir kadın ilk sırada değildir.
