Kişi çevresindeki çoğu insanın bildiği ve insanlarla iletişim kurmasına engel teşkil eden bazı huy ve alışkanlıklarını çevresindeki insanlara kulak vererek, onları kırmamak, onları üzmemek adına değiştirme yolunda çabalıyorsa ne ala, bu oldukça güzel bir davranıştır.
Ancak bu çaba kendinizi bir yerlere ya da birilerine kabul ettirebilme adına sizin düşünceleriniz, fikirleriniz ve benliğinizi değişime uğratıyorsa, burada insanın kendisine olan saygısını kaybetme noktasına geldiği aşikardır.
Zira bu çizgideki her değişim, sizi her seferinde başka biri yapacaktır ki kendi benliğiniz ile tekrar buluşmanız ve özünüze dönmeniz hem ciddi bir karmaşa yaratacak hem de uzun zaman alacaktır.
Dolayısıyla köklü bir karakter değişimi bazen bazı konularda kendinden ödün vermekle karıştırılmamalı, insan en nihayetinde ne ise o olmalıdır.
istemeseniz de herkesin biraz olsun yaptığı şey değil midir? Aslında istemezsin değişmeyi ama değişmeyince bilirsin ki seni sevmeyecek, istemeyecek belki... kendine yaptığın kötülüğün farkında olmak istemezsin o zaman.
Değişmeyin.
Çünkü karşı taraf, değişmenizi isteyen taraf, gittiğinde göt gibi kalıyorsunuz. Siz onun için değişiyorsunuz kendiniz için değil ve ilişki ya da adı her neyse bitince iki kez boşluğa düşüyorsunuz. Eski halinize dönmek istediğinizde ise bilhassa kadınlar için diyorum orospu oluyor. Yani karşı taraf sizi orospu ilan ediyor. Sanki siz zamanında o değilmişsiniz gibi. Gerek yok o yüzden değişmeye.
Bir insanın kendisine yapabileceği en büyük kötülüktür.
Eğer anlaşamıyorsanız “orta yol bulalım” gibi saçma teklifler dahi etmeyin, kabul de etmeyin. Kendinizden ödün vermeyin. O kişi hayatınızdan çıktığında sizden eksilenlerin haddi hesabı olmadığını göreceksinizdir.
Belirlenmiş, muayyen bir ruhsal gerilim hattının üzerinde seyrediyoruz bu korkuyu. Ne değişmesi ? Ne demiş Adler , insan değişecek ve değişik durumunu hep koruyacaktır. Ona özgü olan yaşam modelinde...
Her insan kendi deneyimlerini edinir,
dolayısıyla sen aslen değişmiyorsun. Ruhun senin yazgın! Ve bunun oluşumu çocukluğundaki sana sorulmalı yani soruları onun ağzından mı cevaplamalı ?
Ona ne sorarsın ki şimdi; başkası için değişmek mi ?
Aşkım kendimden fazla uzaklaşamam, denedim gerçekten ama mutlak bir doğru yok ve ben kaplumbağayken bu iş daha çok kendi tokatlarına yanağını uzatmak gibi.
sakat bir davranıştır. farklı durumlarla karşılaştıkça bir o yana bir bu yana savrularak oldukça anormal durumlara düşersiniz. en temizi sahip olunan karakterin mantıklı ve sağlıklı şekilde revize edilmesidir.
Başkası içi değişmek anlamsız bir döngüye girmektir. karşındaki o halini sevmiyorsa yarın değiştiğin halini de sevmeyecektir. sıkılacaktır ve illa ki bişeyler çabanın karşılığını hiç bir surette alamayacağını gösterecektir. Kısaca : değmez.
Bir kere yaptığımda sonunda çok büyük bir hüsrana uğradığım eylemdir.
Bir daha yapar mıyım ?
Asla..
Kendiniz olun. Başkası için başkası olmaya çalışırsanız. ki olamazsınız uğruna başkalaştığınız insan en başta sizi üzer bir daha da kendinize gelemez özgüveninizi yitirirsiniz.
rol değişikliğine gitmektir. senaryoya fazla kaptırıldığı takdirde benliğin unutulması ve gerçek kişiliğin son bulmasıyla sonuçlanabilir.
kimse, "bunu yapan ahmaktır" cinsi suçlamalarda bulunma hakkına sahip değildir.
geçmiş ve gelecek diye bir şey yoktur, sonsuz bir şimdi vardır ve bu sonsuzluk kapsamında hayatın karşınıza neler çıkaracağını, neleri yutmak zorunda kalacağınızı kestirmeniz imkanı olmayan bir hadisedir.
babanızın vasiyeti bir fiilinizin değişmesi olduğunda, suçladığınız adamın rolüne bürünmek zorunda kalabilirsiniz. ancak insan beyin denen mekanizmaya sahipse bunu doğru kullanarak değişimin faydalı yahut zararlı olduğunu çıkarabilecek muhakeme gücüne de sahiptir. umarız kimse olumsuz yönde değişmek zorunda kalmaz. sevgiler.