birde başkanlık sisteminin ne gibi zararları olduğunu bilmeden cahil cühela şekilde körü körüne destekleyen insan modeli vardır. atsan atılmaz satsan satılmaz.
"türkiye tipi" söz konusu olduğunda, başkan olmak isteyenin kuvvetler ayrılığını asla hazmedemeyen, tek adam olmak ve ülkede "astığı astık, kestiği kestik" bir köleci düzen kurmak isteyen, demokrasiyle ilgisi olmayan, gerici zihniyet sahibi tehlikeli bir kişi olduğunun bilincinde olan ve biat ettiği adam ne isterse o da onu isteyen gerici ahmakların onu savunacağım derken içinde düştükleri içler acısı durumu gören insandır.
başkanlık sistemi konusunda rte'nin yalnız kaldığı açıktır. davutoğlu ve a.gül de ona karşıdır ve bugüne kadar suskun kalan gül son çıkışıyla akp içindeki başkanlık sistemine muhalif partililerden güç alarak sesini yükseltmiştir.
gücün bir yerde toplanmasından her zaman ben kuşku duyarım. gücün siyasiler üzerinde yada daha basite indirgenmiş olarak birey üzerinde etkisi vardır. artık bu nasıl etkidir anlamıyorum ama gücün insanı kamçılayan, faşizme iten yanları mevcuttur, bunu sağlayan da otoritedir. yani bu otoritenin güçlenmesi, gücün tek bir elde toplanması beni çılgınca fikirlere itiyor, hele rte gibi sert yapısı olan ve karşıt görüşlere karşı tahammülsüz davranan birinin biraz daha güçlenmesini istemek bence çok mantıksız. yani bana göre gelmesi kötü olur, daha ileriye gitmeyiz. zaten akp ileriye gidecek bir parti değildir, adamların düşüncesi sığ çünkü. başkanlık sistemini onlara vermek sadece çöküşümüzü hızlandırmak olur, yani bir nevi artık acı çekmeyelim hemen ölelim düşüncesi.
Benimdir. Başkanlık sisteminin nasıl bir sistem olduğunu bilirse destekleyenler de karşı çıkacaktır. Cahillik başa bela. Ya da karşı çıkmazlar. Malum birilerini ilahlaştırmaya çok memnunlar. Ayrıca ülkeyi ABD gibi büyük bir ülke zannediyorlar.