başka şehirde doğup istanbul takımını tutmak

    39.
  1. türk insanının en büyük yanılgısıdır. elbette insanlar, doğup büyüdükleri şehrin takımını tutmak zorunda değillerdir. lakin neden bizim şehrimizin takımı üst ligde değil diye hayıflanmak bu insanların ne kadar dönek olduklarına en büyük kanıttır.

    şimdi kardeşim,
    sen takımını desteklemezsen, ben zaten desteklemem. e destek alamayan takım haliyle hep alt liglerde kalacak, sen de maçına gidemediğin bir takım için ömür çürüteceksin...

    oysa bak bursa'ya, adam istanbul takımını sıcak evinde desteklemek yerine, şehrinin takımını tribünden destekledi. manchester united'ı şehrine getirdi.

    e birader, gelmesin mi valencia izmir'e?
    gelmesin mi liverpool trabzon'a?
    kayseri'deki o güzel stada gelmesin mi barcelona?

    gelsin diyorsan gideceksin birader, takımına desteğini verip istanbul takımları yerine kendi şehrine getireceksin quaresma'yı hagi'yi...
    6 ...
  2. 7.
  3. futbolun türkiyede gelişememesinin sebeplerinden biridir. bir adanalı ads store'dan demirspor forması almak yerine, feneriumdan fener atkısı alırsa üç büyükler ile anadolu takımları arasında böyle ciddi maddi farklar olur.

    not: adana demirsporluyum.
    4 ...
  4. 23.
  5. yaklaşık 1 ay kadar evvel iyice kafama taktığım hadise.oturdum eni konu muhasebesini yaptım.bazı sorular sordum şöyle ki;

    -takım niçin tutulur?
    -beni bu takıma bağlayan bağlar neler?
    -kendimi ne kadar bu takıma layık görebiliyorum?

    sonra cevaplarını vermeye çalıştım.birinci soru için 3 büyüklerden en iyi örnek beşiktaştı.semt takımı beşiktaş taraftarı aynı semtin insanları.onlar üçbüyüklerden birini değil kendi semt takımlarını tutuyorlar diye düşündüm.(tabi ki tüm taraftarı bu yönden bağlı değil takımlarına)diğer büyükler için söz konusu bile edemedim.

    ikinci soru için takımın duruşunu,ilkelerini,bir karakterinin olmasının beni çektiğini düşündüm lakin son zamanlarda bunların da kalmadığını farkettim.

    üçüncü olarak da maçlara pek gitmeyen,rast gelirse tv den izleyen biri olarak fanatikliğimin bunları karşılayamadığına karar verdim.yani ben tuttuğum takımı haketmiyordum.öte yandan tuttuğum takım için herhangi bir yaptırımım yoktu.ortalama bir taraftar için en fazla gidip tribünde bağırabilirdim ki onu da yapmıyordum.

    son olarak karar verdim ki bazı şeyler doğuştan gelir.insan bunlara karar veremez.bunlara belki hangi takımı tutacağında dahil.işte olaya bu açıdan baktım ve ait olduğum ilin,bölgenin takımını tutmaya karar verdim.sonra baktım ki evet bu takım benim kıstaslarımı sonuna kadar karşılıyor.kesin kararımı verdim ve ben artık kendi şehrimin takımını destekliyorum.
    5 ...
  6. 3.
  7. saçma düşünceler silsilesi. ozaman arabistan dışında kimse müslüman olmasın.
    5 ...
  8. 12.
  9. herkes kendi şehrinin takımını tutmak zorunda olsaydı,barcelona bu barcelona madrid bu madrid olamazdı.
    2 ...
  10. 37.
  11. başka üniversitede ya da başka şehirlerde olup uludağsözlük'te yazmaya benzeyen durum!
    2 ...
  12. 43.
  13. kapitalizme teslim olmaktır.siz o takımların taraftarı değil müşterisisiniz bunu unutmayın.yaşasın şehrine ihanet etmeyen tribün çocukları...
    2 ...
  14. 48.
  15. bir kişinin hangi takımı tutacağı kendi tercihiyle alakalıdır buna saygı duyuyorum. fakat güçlü takımların tutulmasıyla günümüz modernitesi arasında kesinlikle bir ilişki vardır. şöyle ki günümüzde insanların en büyük arzusu en güçlü olmak ve herşeyi kazanmak, bu açıkça ya da gizli iktidar ilişkileri ile provoke ediliyor. lock stock and two smoking barrels filminde söylendiği gibi itin iti ısırdığı bir dünya da yaşıyoruz ve benim dişlerim seninkinden büyük.

    işte bu provoke olayı insanların en güçlü olanların çevresinde kümelenmesine sebep oluyor. bu da zayıfların ötelenmesine ve hep aynı yerlerinde kalmasına sebep oluyor. aslında bu olay tamda futbolun insanlar için ne olduğu gerçeğini örtüyor. futbol bir futbolsever için sadece zevk alınan birşeydir. ve bu zevk sadece kazanıldığında alınmaz kaybettiğinde de alınır.

    işte biz insanlar bunu unutyoruz. ve kazancın güçlü olmanın peşinde koşuyoruz. o yüzden yakınımızdaki takımın her gün maçına gitmektense belki hiç stadına gitmediğin bir takımın maçını her gün televizyonda izliyoruz.
    2 ...
  16. 45.
  17. istanbul büyükşehir belediyesporlu olmak başlı başına incelenmesi gereken bir konu. kütük önemsiz.

    edit: insan nasıl istanbul büyükşehir belediyesporluyum der ? neyin fazla geldi ya da neyin eksik de istanbul büyükşehir belediyesporlu oldun sen ? egonda mı problem var ? bilinçaltı meselesi mi ? noluyoya sana ? freud bunu açıklasın. hadi freud bunu da açıkla.
    2 ...
  18. 57.
  19. (bkz: sevdanın ligi olmaz)
    müşterisiniz ötesi değil.hiçbir zaman takımınız peşinden 1000 km gidip takımını destekleyen taraftarın tutkusunu yaşayamayacaksınız aynı heyecanla canım feda olsun diyemeyeceksiniz.sizin sevdanız 100 liralık forma ve aylık 50 liralık dijiturk faturası kadar değerlidir paha biçilir oysa gerçek taraftarlık paha biçilemeyecek bir tutkudur...
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük