Schlimazl (Yiddiş): Şanssızlığı süreklilik kazanmış kişi
Duende (ispanyolca): Bir sanat çalışmasının bir insanı derinden etkileyen gizemli gücü
Age-otori (Japonca): Saçını kestirdikten sonra daha kötü görünmek
Kyoikumama (Japonca): Çocuğunun okulda başarılı olması için onu acımasızca sıkıştıran anne bunun tüköede karşılığı olaymış iyymiş
Kyoikumama (Japonca): Çocuğunun okulda başarılı olması için onu acımasızca sıkıştıran anne
Luftmensch (Yiddiş): Hayalci insanlara denir. Direkt çevirisi “hava insanı”dır.
Schadenfreude (Almanca): Birisinin talihsizliğini görmekten haz almak
ingo (Pascuense dili): Bir arkadaşının evinden önce tek bir eşya alarak sonra bütün hepsini ödünç alma isteği duymak
Gufra (Arapça): Bir avuçta biriktirilebilen su miktarı
Baku-shan (Japonca): Güzel bir kız – yüzüne bakılmadığı sürece
Cafuné (Brezilya Portekizcesi): Birisinin saçlarında elini nazikçe dolandırma eylemi
https://galeri.uludagsozluk.com/r/1059834/+ Tretar (isveççe): “Tar” tek başına bir fincan kahve anlamına geliyor. “Patar” ise aynı fincandaki kahvenin tazelenmesi anlamına gelirken “Tretar” ikinci kez tazelemek anlamına, yani bir fincanı üçüncü kez kahveyle doldurmak anlamına geliyor.