Hz. Ömer'in adaletinden daha katı, Hz. Ali'nin kılıcından daha keskin, verilmeden ülkenin yürümediği eylemdir. başbakan* talimat vermeden kimse birşey yapmaz, ancak arada çıkıp zevzek zevzek açıklamalar yapılır ama haşa birisi çuvallarsa onu da başbakan düzeltir.
her ne kadar başbakanın elindeki güçle cumhuriyet tarihinin en güçlü ve yetkili adamı olduğunu düşünüyorsam da, olur olmadık her yerde başbakanın talimatı lafını vurgulayan bakan, milletvekili, belediye başkanı, vali ve diğer makam sahiplerinin aslında kendi basiretsizliklerini açık ettiklerini düşünüyorum. herşeyi başbakan düşünüyorsa, ki abartılı gözükse de doğruluk payı olduğuna yürekten katılıyorum, o zaman diğer makam sahipleri boşuna koltuk meşgul etmesinler.
bir de, bu gibi sosyal yapılarda ara makamlar birbirine işi düştüğünde laf geçiremez ve ya başbakanın talimatı o işi çözer, ya da birbirlerini başbakanın talimatı, başbakan şöyle demişti, başbakan takip ediyor, başbakan sorar diye korkutarak iş yapmaya çalışırlar diye tahmin ediyorum. kızıp sıkça muhalefet ediyorum ama, sorun başbakanın kendisiyle mi yoksa etrafındakilerle mi ilgili hala karar verebilmiş değilim o da ayrı bir konu.