1) Bir insan kendisini baskı altında hissediyorsa ya da kendi yaşam tarzına müdahale edildiğini düşünüyorsa, sizin ben baskı yapmıyorum yada müdahale etmiyorum demenizin hükmü yoktur. Zira bunlar tamamen algı boyutunda olan konulardır. Yıllardır devam eden başörtüsü problemi konusunda da size baskı yapanlar aslında baskı yapmadıklarını düşünüyorlardı.
2) "muhafazakar demokrat bir iktidar olarak müdahil olmak durumundayız. Kimse bunu özel hayata müdahale olarak yorumlanmasın. Ha yorumlayanlar varsa buyursunlar yorumlasınlar. Ama biz böyle manen bir sorumluluğun altına giremeyiz." demek meydan okumaktır. Kime ? senin gibi düşünmeyenlere ya da inanmayanlara. Bu tarz yönetim toplumu gerer. Uzun vadede fayda değil zarar verir. Devlet manevi sorumluluklarınızı yerine getirmekle yükümlü olduğunuz bir kurum değildir. Peygamber efendimizin hayatını biraz okumakta fayda var.
3)Devir ikna devridir. Kimseye zorla bir şey kabul ettiremezsiniz. içerisinde "nefret ettirmeyiniz sevdiriniz." ifadesi geçen hadisi okuyup üzerinde düşünmek lazım ne anlatmak isteniyor diye.
başbakanın anlayışına göre şimdiye kadar yetişen tüm üniversiteli gençlik zina yaptı ve namussuz. Dolayısıyla başbakanımız kızların bacak aralarını korumaya aldı artık. Bence kızlı erkekli entry giren uludağ sözlüpüde bir el atması lazım. yeter artıkkkkkkkk.. boğuluyoruzzzzzzzzz..... toplumsal patlama yasanacak. mısır gibi olucaz. ne olur birisi durdursun bunları artık.
1-Ülke babasının malı değildir. istediği gibi at koşturamaz.
2-Din istismarı yapıp, durmadan mağdur ayağına yatarak milyonları cukkalayanlar bizden değildir.
3-Özgürlük kafasının içindekilerden ibaret değildir.
Birincisi: 18 yaşını doldurmuş insanlar istediği kişiyle ev tutabilir, kızlı da kalır, erkekli de. Kızlı-erkekli her ortamdan bir seks partisi çıkmaz. Çıkacağını sananlar yeterince kızlı-erkekli ortamda bulunmamış, cinselliğini yaşayamamış kişilerdir. Ayrıca... insanlar sevişir de... Evinde ister kızlı-erkekli sevişir, ister sade erkekli, ister sade kızlı, ister ortaya karışık. Kimse de buna karışamaz. Ne devlet ne komşu.
ikincisi: Seks bir felaket değildir. Düzenli seks mutluluk getirir. Üniversite çağındaki gençlerin birbirlerine aşkla, tutkuyla, merakla dokunması sağlık belirtisidir. Bunun aksi yaşandığında... Yani cinsel güdüler bastırıldığında öfkesi, çatışması bol, kadın hakları noksan, kadın bedeni ihlal edilebilen, her bakımdan sağlıksız hırt bir toplum ortaya çıkar. Gençler için en büyük tehlike seks yapma ihtimali değil, otoriter bir devletin nefesiyle boğulmaktır.
Üçüncüsü: Sevişmeye karar vermiş iki gencin önüne yeni nesil ihbarcı/ahlakçı komşu, vali ya da polis bir kenara, inşaat vinci dikseniz, fayda etmez. Sevişeceği varsa o vincin kepçesinde sevişir, şaşarsınız.
O bakımdan... Hakkınızın ve yetkinizin sınırlarını hatırlayarak gençlerin evine, seksine, düşüncesine devletin parmağını sokmayınız.
