görürler ve de iplerlerse başbakan recep tayyip erdoğan'a açık mektuptur.
Pek Sayın Başbakan
Allah aşkına bu nasıl bir tavırdır; " eylemleri bitirmenizi rica ediyorum, yoksaa... anladığınız dilden konuşuruz " siz anlamasanız da milletin anladığı dil demokrasiden, adaletten geçer. Sizle bizim anladığımız dilin aynı olduğuna emin misiniz?
Tamam kabul, IMF'ye borç veriyormuşuz, sonra bilmem kaç milyar ağaç dikmişiz, kentsel dönüşüm Cumhuriyet tarihinde görmediği seviyeye gelmiş...
Ama sokakta ki insanların derdi, IMF'ye ne kadar borç verildiği değil ya da bir selle insanların ölümüne yol açacak kadar hatalı yapılmış TOKi'ler değil...
insanların derdi gerçek anlamda özgür olmak, söylediği, sosyal medyada yazdığı ( hakaret, küfür içermeyen ) yazılar nedeniyle hapse gönderilmeyeceğine emin olmak. Demokratik ülkelerde olduğu gibi biber gazına yatırılmadan efendi efendi eylemini yapmak. " Biz istedik, kimse de hık diyemez " diyen size karşı " hopp birader n'oluyoruz " diyebilmek istedikleri.
Bakın meydanlarda ki pek çok insan yakıp yıkmaya karşı, münferit olaylar ise onların suçu değil. Pek çoğumuz "darbe" şakşakçılığı yapanlara hala daha karşıyız. Sizi desteklemesek de darbeci zihniyete karşı yanınızdayız emin olun. Pek çoğumuzun beklediği ise hala daha inatla " çapulcular " diye bağırmayan ki onu da dikkate almıyor millet artık, " istedik, yapacağız " demeyen, " siz de 100 bin varsa bende 1 milyon " var diye ülkede derin kutuplaşmalara yol açmayan bir başbakan.
Miting düzenliyormuşsunuz eylemlere karşı, hayırlı olsun. N'apacanız, milleti karşı karşıya mı getireceksiniz?
