aslında hemen oracıkta, azıcık bile sorgulamadan, kuytularda empati kurmadan yargılanmaması hatta yadırganmaması gereken bayandır.
kamuoyunun yüksek malumu olduğu üzere, geçen sezondan itibaren seyircisiz oynama cezası "yumuşatılarak" takımların cezalı maçlarında hanım kız ve veletlerin izlemesine izin verildi.
cezalı maçlarda, ne kadar hanım kız, kız veledi ve bey veledi varsa tribünlere akın etti. beklenmeyen bir ilgiyle karşılaşıldı.
herkesin takımını destekleme hakkı, çoşkulu tezahüratlarla futbolcuları ateşleme imkanı olmalı; ben bunu fizyoterapistle bilem tartışmam. herkesin özgürlüğü bidir zira. hanım kızlar da gelsin tribünde bağırsın çağırsın. hem stresini atsın hem de futbolcularını "en çok koşanlar istatistiği"ne ve "lassa en sağlam defans oyuncusu" kategorisine soksun. (not: sağlamsa lassa) kimse bu hanım kıza yüklenemez takımına destek olduğu için.
haaa şu da var ki; davasında sonuna kadar da haksız bayandır! sen niye oradasın biliyor musun hanım kız? çünkü senin beyin o tribüne gitmiş amlı götlü memeli sevişmeli tezahüratlar yapmış ve ceza almış. üzerine bir de gidip sen böyle ayıpçı şeyler söyleyince n'olur hiç kafan basıyor mu? hem sen niye arkadaşlarına yol gösteriyorsun, neden giderayak milleti siktirtip stadtan göndermenin peşine düşüyorsun? hanım kız! kendine çeki düzen ver; en olmadı gol yeyince "moralini bozma bunlar kazma" falan de. cıkkk cıkk!