bağımsız kürdistan ın bölgesel sonuçları

entry1 galeri0
    1.
  1. Pentagon'un yan kuruluşu olan Rand Corporation tarafından hazırlanan Kasım 2016'da yayımlanan 179 sayfalık rapordur.
    Alireza Nader, Larry Hanauer, Brenna Allen ve Ali G. Scotten'ın imzasını taşımaktadır.
    Önsözünde yer alan bilgiye göre ABD Savunma Bakanlığı'nın fonlarından destek alan rapor, Kuzey Irak yönetiminin bağımsızlığı için 3 farklı senaryo ve bu senaryolara Irak, Türkiye ve iran'ın olası tepkilerini ele almakta ve yol haritası sunmaktadır.

    Bu rapordaki 1. Senaryo:Tek taraflı ve ani bağımsızlık ilanını içermektedir. Bu senaryoya göre Türkiye'nin tepkisi gecikmeli, tavizlere bağlı, "maliyeti yüksek" diplomatik tanıma, petrol ve Türkmen sorununda ılımlı talepleri olacağı yönündedir.

    2. Senaryo: Bu senaryoda iç Savaşla dağılan Irak ve bağımsızlık ilanını içermektedir. Bu senaryoda Türkiye'nin tepkisi "Hızlı ve alenen tanıma", askeri garantörlük, Özel kuvvetlerle askeri destek ve PKK'ya müdehale talebini içermektedir. (syf 94-95)

    3. Senaryo: Bu senaryoda Irak'tan adım adım uzaklaşma, kurumsallaşma ve bağımsızlık ilanını içermektedir.
    Kurumsallaşma aşamasında Türkiye'den kredi kredi ve destek; bağımsızlık anında ilişkiler sonucu derhal diplomatik tanıma, bunun sayesinde de uluslararası meşruiyet. (Syf. 93) 3. Senaryo aynı zamanda raporun yazarları tarafından en fazla savunulan senaryo.
    Bu senaryoda Erbil yönetimi petrol ve tartışmalı bölgeler dahil (Kerkük kastediliyor) saha kontrolünü adım adım kurumsallaştıracak, petrol üretimine devam edecek Bağdat ile süren tartışmalara rağmen petrolüne uluslararası alıcılar bulacak ve Bağdat ile gelir paylaşımı için bir yöntemle uzlaşacak. Geçiş döneminde Türkiye'den yardım ve kredi alarak. Syf 93)

    Rapora göre, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin siyaset ve toplumdaki etkisinin azalması, bu siyaset değişikliğinin önünü açan en önemli faktör. Hükümetin Türk Silahlı Kuvvetleri'ne karşı attığı adımları tek tek sayan rapor, AKP'nin "çözüm süreci"nin de önemli rol oynadığını tespit ediyor. Hükümetin PKK ile çatışmalara bir iç çözüm arayışına girmesi de Kuzey Irak'ta ayrılıkçı bir tehdit olarak görülmesini azalttı. (syf 63)

    Raporun yazarları, "çözüm sürecinin" durmasını, pkk'ya karşı başlatılan operasyonları, HDP'li vekil ve belediye başkanlarının tutuklanmasını, 15 Temmuz darbesini ve Fırat Kalkanı'nı da değerlendiriyori "Bu olaylardan hiçbiri, Erdoğan'ın Türkiye ile güçlü ve ekonomik ve siyasi ilişkileri olan, bağımsız bir Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'nin faydalı bir siyasi ve ekonomik ortak olacağına dair düşüncelerini değiştirmedi. (syf. 58)

    Rapor, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün Mart 2009'da ilk defa bir Türk devlet temsilcisi erbil yönetimi Başbakanı Neçirvan Barzani ile Bağdat'ta resmi görüşme gerçekleştirmesini "kürt egemenliği'nin sembolik tanınması" şeklinde yorumluyor. Aynı yılın ekim ayında Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun Erbil'e resmi ziyareti ile doğrudan ilişkiler başlıyor.

    Rapora göre "Bundan sonraki süreçte Türkiye zaman zaman Irak kürt Bölgesel Yönetimi hükümetine memur maaşlarını ödemede destek oldu, krediler verdi ve Kürt petrolünü kısmen iç tüketim için satın aldı, kısmen de dış alıcılar bulunana kadar depoladı. (syf. 79). Hatta raporun dediğine göre bağımsız bir Kürdistan'ın gerçekçi olması için gereken ekonomik büyümeyi de Türkiye'nin desteğinin sağladığı belirtiliyor. (syf. 83) Türk şirketlerinin "Kürt ekonomisinin"petrol, gaz, inşaat ve bankacılık sektörlerindeki faaliyetleri büyük destek oluşturdu ve karşılıklı ticaret hacmini artırdı.

    Rapora göre Türk hükümeti, Kuzey Irak Yönetimi'nin, büyük petrol yatakları bulunduran ve "kürt devleti" nin ekonomik geleceği için "yaşamsal" olan Kerkük'ün 2014'te işgaline de itiraz etmedi, tersine Türkiye "Kürt Devleti'nin tartışmalı bölgeler ve Türkmenler üzerindeki egemenlik iddiasını da güçlendirdi.

    Rapor, Ankara'nın peşmergeye askeri eğitim çalışmalarına değiniyor ve bu eğitimi "Kürt egemenliğine önemli bir sembolik destek" olarak yorumluyor. (Syf. 90)

    Raporda korkulan senaryo ise yine önsözde dile getirilmiş. Eğer Bağdat başka güçlerle, özellikle iran ya da Türkiye ile işbirliği sağlarsa Kürt bağımsızlığına vereceği tepkinin etkisi çok artar. Bağdat'ın Ankara ve Tahran ile işbirliği halinde atacağı her türlü siyasi ya da ekonomik adım çok güçlü olacaktır" deniyor

    Rapor hakkında Beyaz Saray sözcüsü Sean Spicer, "bu belgelerin orjinal olup olmadığını teyit edemem, ancak biliyorsunuz bunların hepsi önceki yönetim döneminde oldu." ifadelerini kullandı. (Yunus soner, aydınlık, 10.03.2017)
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük