devrelerin yanmasından korkan bir milyon erkekten biridir.
sorumluluk almaktan korkarlar, özgürlüklerine it-pire modunda bağlıdırlar.
kazara evlenseler bile eşini mutlu etmeleri beklenmemelidir.sadakattan nasibini almamış bir insan canlısıdır.
erkek arkadaşta bu problemin varlığı sezildiği anda içindeki tüm duyguların dibine kibrit suyu döküp ruhuna da el-fatiha okunduktan sonra sepet havası eşliğinde gönderilmelidir. aksi takdirde ruh doktorlarının sadık müdavimi olursunuz.
-süleyman çok seveceksin bu bangi camping olayını!
+abi yusuf yusuf atıyorum gel vazgeçelim!
-artık dönüş yok süleyman şimdi seni sıkıca bağlayacaklar..
+dur abi yapma korkuyorum!
-neden korkuyorsun oğlum?
+abi sen kahvede çaylara karbonat atan insansın senin ipinle uçurumdan atlanmaz abi..
-mantıklı.. çocuk bağlanmaktan korkuyor yapcak bişi yok.. bağlamadan atın aşşağı!
+neee!?
bağlanmaktan korkan bi erkek yoktur kanımca. sadece daha önceki bağlarından ders çıkarmış ve ona göre davranan erkek vardır. çok büyütülüyor, özellikle ISSIZ ADAM adlı filmimizden sonra dahada bi kurcalanıyo, ama unutulan en önemli şey biz erkekler küçük mutluluklar peşinde koşan yaratıklarız. eğer karşıdaki insansa domuz bağına bile varız. önemli olan düğümü atandır.
Kişilik sorunu yoksa, sorumluluk duygusu gelişmiş bir adamsa, kendini hazır hissetmiyor olabilir.
Gelecek onu korkutuyor olabilir.
Zamana ihtiyacı olduğunu düşünüyordur.
Olabilir, doğaldır, öküzün altında buzağı aramadan düşünmek gerekir bazen.
