farsca'da oynayan, kullanan, tehlikeye atan manasina kullanilan son ek.
ornek: sihirbaz, serbaz.
ayrica fiil olarak oynamak, isim olarak da oyun manalarina gelir.
çok sinsi bileşiklerdir.zira asit vücuda değdiği anda tahriş ederken baz ise sonradan da etkisini gösterir*. mesela ertesi yada daha ertesi gün bir bakarsınız giysinizde kocaman bir delik vardır.bununla çalışırken dikkatli olunması tavsiye edilmeli, çocukların ulaşamayacağı yerlerde saklanmalıdır
dna'da adenin, guanin, sitozin, timin rna'da adenin , guanin , sitozin, urasil bazları vardır. bunlar transformasyonda ve transkripsiyonda yani esas olarak dna şifrelemesinde etkili bazlardır.
buzdolabı, çöp arabası, manken, öğretmen, kamyon, ataç, hava durumu, asma yaprağı gibi birbiri ile alakasız birçok şeye sıradan kaynayıp sinir olabilen insan.
canbaz: canıyla oynayan anlamında
AŞKBAZ: aşk ile oynayan
RENKBAZ: renk ile oynayan
SESBAZ: ses ile oynayan
HARFBAZ: kelimelerle oynayan
ve kumarbaz, ateşbaz, dilbaz..
suda çözündüğü zaman ortama hidroksit iyonu veren bileşiklerdir. turnusol kağıdını etkileyerek rengini kırmızıdan, maviye dönüştürürler. organik bazlar yapılarında karbon ve azot bulundurur. metilamin gibi inaorganik bazlar ise yapısında değişik elementler içerebilir.