Sevmediğiniz akrabaları görme ihtimali yüzünden gelmesini istemediğim gündür.allahtan küsüz de suratlarını görmek zorunda kalmayacağım.zamanla değerini yitiren ziyaretlerdir.
her üniversite öğrencisinin korkulu rüyasıdır bayram ziyaretleri. özellikle " okulu bitirince ne olucan" ve " ne zaman mezun oluyosun" soruları dinden imandan eder insanı.
mezunlarınsa (bkz: mayış) problemi vardır. istersen boğaziçinde yüksek lisans yapıyor ol, istersen dünyayı kurtaracak bir projede gönüllü çalış; 3 binden aşağı mayış alıyorsan "komşunun çocuğu" giriyor devreye.
" hayriye teyzenin oğlu müdür olmuş dört buçuk alıyomuş".
amcamgil, teyzemgil ve halamgillere gitmedim. amk kodumunların sormuyorlar, aramıyorlar nasılsın filan diye.
iyi yaptım. dayım ve oğlu da benim gibi yaptı.
Zorla dayatılan o saçma ve kalitesiz tütün kolonyalarından ve hamur kıvamına gelmiş balçık gibi yapılmış baklavalardan kurtuldum. Oh be dunya varmış dedirten cinsten. Zaten bayram ayağına yüzüne bile bakmak istemediğim insanlarla muhatap olmaktan gına geliyordu.
Bu pandeminin bitmesi iyi de bayramlarda kimin eli kimin cebinde olayları yeniden geldiği için biraz endişeliyim. 3. Dereceden tanımadığım akrabalar yanağımı sıkıyor lan benim. Bu nedir abi. Endişeliyim.