istedikleri tek şey şekerdir. dünyanın birçok yerinde çocuklar sayesinde sürdürülen bu tür gelenekler vardır. isterseniz çok beğendiğiniz avrupaya gidin orada da cadılar bayramında şeker için gecenin bir yarısında çocuklar kapınızı çalacaktır. bayramın önemini bilenler için bu rahatsızlık nedeni değil aksine [ufacık şeylerle mutlu olmayı hala başarabilen çocukları görmek] mutluluk kaynağı olur.
en azından çocuklar yazın sıcağında güneş altında yada soğuk bir havada üniformalarla anlamsız bir şekilde bekletilmemekte, kendileri için eğlenceli birşeyler yapmaktadırlar.
eğer üst katlarda ikamet etmekteyseniz merdivenlerden inerken sizin eve doğru gitmekte olduğunu görebileceğiniz, "yukardakiler para vermiyolar haa" demek suretiyle inançlarını, umutlarını yıkabileceğiniz topluluk, güruh...
bayram duygusunu yaşamak isteyenerin beklediği ama gelmediği, bayramla alakası olmayan uyumak isteyen şahsiyetlerin ise haklı olarak nefret ettikleri ama bu çocuklarında nasılsa onları bulduğu durumudur.
arkadaşlarla en çok mıntıka toplama yarışına giren çocuklardır kapı kapı dolaşıp tanıdık tanımadık herkesden bir şeyler koparırlar sonra toplanıp kopardıklarını kıyaslarlar.***
özlediğim ve imrendiğim çocuklar.
çocuklara; baba hırkasıyla ve bülbül yuvası topuzuyla dünyanın en şahane bayramlığını giymiş bir insan açıyor kapıyı.. acaba akıllarında yer eder miyim diye düşünürken; çocukken şeker toplamak için çaldığım bir kapıyı, goğüsleri dizlerine ulaşmış bir teyzenin açmış olduğunu anımsadım, hala da aklımda. sanırım bir ekol de bu topuz olacak. evet evet..