**** bu entrynin yazımı esnasında hiçbir müslüman zarar görmemiştir, amaç bu değil ****
öncelikle macarena yapmak nedir kısaca değinelim; malum macarena diye bir şarkı 90'ların ortasında esti gürledi, bu isimle andığımız ilginç el kol hareketlerinden oluşan bir de dans ortaya çıkıverdi.
mevzubahis dönem, benim onüç yaşıma falan denk gelmekteydi, bu tip yamyam müziklerden hazetmek mümkün olmadığı için de her otuz dakikada bir televizyonda dönen klibindeki şorolo dans figürlerinin birer korku öğesi gibi beynime kazınması bu yüzden daha da doğal. bayram namazı ise senede iki kez kılındığından olsa gerek genci yaşlısı çoğumuzun kılarken zorlandığı, sırasını karıştırdığı bir namaz. bu sebeple cami hocaları da kah anlatarak, kah iki salla bir bağla diyerek namazın paternini bize hatırlatırlar. gelgelelim, ne iki salla bir bağla, ne hoca direktifi, ne de bir önceki gece yapılan, "ya yarın nasıl yapacaktık şunu, kolay namaz hocası falan var mı buralarda?" tedirginliği sorunu çözmez. en garantili yol, ön saflarda başında beyaz takke, nur yüzlü bir amca arayıp hareketlerini takip etmek olarak belirlenir. amcanın, dedenin orada hata yapacak hali yoktur, boş vakitlerini bile camide değerlendirmek isteyen yaşlı insanlardır nihayetinde. bu düşünceler arasında namaz başlar, tekbirler gelir, öndeki ve yandaki referans mü'minimizin hareketlerini aklımızda kalanlarla harmanlayıp tedirgin bir namaz kılmaya çalışırız. lakin namazın ortalarına doğru referans mü'minimiz vites arttırmaya kalkabilir, sizin o an burnunuzun ucu kaşındığından yana gözünüzü kaçıramamış olabilirsiniz, etrafı da namazı bozmadan sauron gibi kolaçan etmek mümkün değildir ya. ve işte ip, halat, urgan burda kopar.
"yandaki dedeye bakıyordum, öndeki amca bağladı" derken bir anda olaydan uzaklaşıverirsiniz. eller bir kıyama, bir sallaya, dizler bir rükuya, bir secdeye gitmek istemektedir. sırttan soğuk terler akmaya, eller titremeye başlar. ve iki salla bir bağlanın şanssız bir anında eller önce havaya, sonra bağlamaya sonra da sallamaya gidiverince o dakikaya kadar muhafaza ettiğiniz namaz, yaptığınız abuk subuk tedirgin hareketlerle namaz olmaktan çıkar, macarena dansının elleri kolları öne, yana, bele, omza falan koyduğunuz habis dansına dönüşür. beş saniyede toparladınız toparladınız, yoksa ne akıl, ne konsantrasyon, ne de namaz kalır. hüsran. sonrasında da on küsür yaşında mottonuz şu olur:
"seneye, bayram namazını son geceye bırakmayacağım, düzenli çalışacağım."