güzelliğin göreceli bir kavram olduğunu kabul etmiyorum a dostlar. güzel güzeldir, çirkin de çirkin. mesela italyan ibneleri çirkindir. neyse mevzuya gireyim..
tıkladıysak sorun yok, öğrenmiş olduk değil mi? konu ise şu; "ben güzelim" diye ortalıkta gezen makyaj ve bakım mucizelerinden daha güzel olan travestiler. hiç denk gelmemiş olanlara bu konuda çok şey kaçırdıklarını söyleyebilirim. gerçekten bak.
kadınlardan daha güzel bir travesti gördüğüm zaman bunu alkolü fazla kaçırmış olmama bağlardım. lakin ayık olduğum zamanlarda da kendilerine denk gelme şerefine nail oldum sonunda. görünce hemen inceledim; fiziğine bakıyorum, lan resmen kadın bu. deli edercesine kırıtıyor, dolu dolu, cillop gibi kase var. omuzlara bakıyorum, narin ve emilesi. elleri bir bayanın elinden farklı değil, ne toynağa benziyor, ne de damarlı. (bu tabir başka bişe için de kullanılıyor sanırım).
acelem olmasa iki kadeh içmeye davet edecektim. gerçi ses tonu ile ilgili düşüncelerim de beni alıkoydu diyebiliriz. kendisinde tanık olacağım tek falsonun sesi olması muhtemeldi. ama çok güzeldi, yerim lan ben onu.
çeşitli türleri mevcuttur. dünyada en çok beğenilenleri latin olanlar ve asyalı olanlardır. türk olanları kalitesiz olarak göze çarpmakta ancak istisnalar kaideyi bozmaz.
asyalı olanlar genellikle kathoey veya katoey olarak bilinir. minyon tiplidirler ve gerçekten ayırt etmek zordur. bu bakımdan güneydoğu asya'ya gittiğinizde emin olunuz. fark etmez diyorsanız heyecanınız artacaktır.
latin olanları ise çoğunlukla brezilya kökenlidir. kalçaları iridir. rio festivallerinde ve sokaklarında sık rastlayabilirsiniz.
türk olanların arasında üç beş tane vardır ayırt edilemeyen. geri kalanı köşe başındaki kıraathanede takılan mahmut abinin kafasına peruk takılmış gibidir. yani iğrençtir.
daha güzel olmasa da bacak boyu daha uzun ve arkadan daha alımlı olanları mevcuttur, lakin her şey konuşana kadar sürer, hatundan güzel bacaklara sahip olan bu ablalar konuştukları anda bütün cazibeleri biter.
böyleleri yok değildir. amma velakin farkına varılabilinmiş. ne alaaa.
daha beteri, ayırt edilemeyenler vardır ve çok fenadır. büyük hayal kırıklığı yaşayabilirsiniz.
misal başımdan geçen bir olaydır. paylaşmak istiyorum.
ben bu anımı anlatırken hep şöyle başlarım.
bir gün kırbahçe kır pazarında bonfilebon kaynatmakta iken, aramızda hır çıktı.
velhasıl, hatun kişisi, beni kesmekte ilerki masadan, işveler, gel demeler fellan. oğlum niyazi bu fırsat kaçmaz dedim kendi kendime, yavşadım tabi.
ses falan imkanı yok ayırt etmenin. araştırmacı ve incelemeci kişiliğimdendir ki, elleri gözüme takıldı.
ulan, besbelli bu eller balyoz sallamış vakti zamanında. ama ihtimal veremiyorum bir türlü o derece hatun bi adam.
tabi, abilerimizden duyduğumuz, eleme ve ön kayıt taktiklerini, uygulamaya başladım. tabi lavuk uzman olmuş, çerez gibi yemekte bizim soruları. fakat, fazla sürmedi işi vermesi. memleket nere gardaş sorusunda da afallamasaydı, askerliği nerde yaptın bilader, geliyodu ki, kan çıkmasına bile sebebiyet verebilir. ama dedim ya, tam profesyonel lavuk.
harbiyedekilerin hepsi bu başlığa yazılabilir aslında ama isimlerini bilmiyorum.
he isimlerini bilmiyorum derken başka bişeylerini de bildiğim yok, tanımam etmem.
