üniversite öncesinde matah birşey olduğu sanılarak saatler, hatta günler öncesinden başlanan, üniversitenin ikinci sınıfından itibaren takriben yarım saat öncesinden başlanıp, elbiseleri tıkıştırma metoduyla hızlanan eylem.
küçük bir çanta ile dünyayı dolaşanları kıskanırım. üç günlük yere ne olur ne olmaz diyerek ne varsa yanımda götürenlerdenim.
hani her evde vardır ya bavulları derleyen toparlayan ki bizim evde kardeşimdir bu işin ustası, koyarım yatağın üstüne götürmek istediklerimi, o bir bir yerleştirir içine özenle. hoş bu kez de gittiğim yerde bir ufak valiz satın almak zorunda kalırım ben. onun gibi yerleştiremediğimden olsa gerek. nasıl geldiyse öyle gitmez yani bavulum. sığdıramam bir türlü içine. hem meteroloji yanıltır beni. güneşli ama yağmurlu havalar şaşırtır tercihlerimi.
bavul hazırlamak yerleştirmeyi bilmekten geçer, sadece ihtiyaçları doğrultusunda yanında götüreceklerini seçmeyi bilen de pek zorlanmaz aslında. benim gibiler ise dolanacaktır omuzları çökmüş vaziyette yanında bir bavul, sırtında sırt çantası, belinde bel çantası, elinde ufak bir valizle.
küçükken anneme hep sitem ederdim ben kocaman kız oldum artık kendi bavulumu kendim hazırlıycam diye. şimdi ise her seferinde bişey unutuyorum. bavulumu açıpta içinde istediğimi bulamayınca önce bi bela okuyorum sonrada keşke bavulumu hala annem hazırlıyo olsa diyorum.
bir türlü bitmeyen bir işkencedir. en sonunda bavulun üzerine oturulup zıplanarak kapatılır filan. kimseye tavsiye etmem, ayakkabıyı soksan, elbise girmez vs. kötüdür. ne gereği var canım götürmeyin sağa sola bavul.
eşyalar düzenlenle katlanarak başlayan, ama akla gelen ve içine sıkıştırılacak her yeni öğeden sonra düzenin bozulmasına duyulan sinir olma durumuyla devam eden ve tıkıştırma eylemine dönüşen, son hadise olan fermuarın kapanmasını sağlamak için bavulun tepesine çıkıp bir kaç küçük zıplayıştan sonra mahfolmuş eşyalara duyulan iç sızısıyla bavulu kapamaktan ibaret olan durumdur. en can sıkıcı olan kısmı ise bavulu kapadıktan sonra akla gelen ayakkabıları nereye koyacağım şimdi düşüncesidir.
(bkz: sigara yaktıran nedenler)
hep son ana bırakılan dolayısıyla hep düzgün olamayan eylemdir.
evin delikanlısı bavulunda annesinin görmesini istemeyeceği şeyleri taşıyacağı müddetçe bu iş ona kalacağından yolculuktan daha çetin bir iş olan yolculuk hazırlığıdır.
güzeL bir şeye başLamak için * bu kadar sıkıntı çekiLir mi sorusunu akLıma getiren..akabinde her sefanın bir cefası varmış atasözünü bana hatırLatan sıkıcı oLay.
(bkz: öLüm dediğin nedir ki gülüm ben senin için bavul hazırlamışım)
istenilen bi yere gidiliyorsa keyifle hazırlanır bavul. Orada neler yapılacak ona göre bi plan yapılır ve yerleştilir. Ama istenilmeyen bi yere gidiliyorsa o bavul hazırlamak işkence gibidir.