bahçeşehir üniversitesi, medeniyetler araştırma merkezi ve trt'nin ortak bir çalışmayla hazırladıkları belgesel. tanıtımı istanbul kongre merkezi'nde yapılmıştır ve başbakan da katılmıştır. medeniyetleri inceleyen uzun bir belgesel. "tek tanrı inancının zaferi" diye de bir başlık koymuşlar belgesele. çok enteresan geldi bana.
güzel bir belgesel. kaçıncı bölümü olduğunu bilmiyorum ama dün akşam seyrettiğim üstüste 3. bölümüydü. trt web sitesinde 20 bölümlük olduğu yazıyor. 16 ayrı ülkede çekilmiş ve bir çok avrupa'lı, türk ve ortadoğulu araştırmacının ilginç yorumları da var zaman zaman.
en azından islamın ilk 100 yılından sonra yozlaşan avrupa'dan nasıl klasik yunan felsefesini devralıp üzerine araştırmalar yaptığını ve abbasiler döneminin bağdat'ının ne kadar önemli bir merkez olup orada bu eserlerin tercüme çalışmalarının ne kadar düzenli ve itina ile yapıldığı anlatıldı. öklit, eflatun ve diğerlerinin düşün, matematik, geometri eserleri, güneş saatleri vs.vs.vs...
oldukça iyiydi. yani dizi izlemekten çok daha iyi olduğu kesin.
her salı trt 1'de. izleyin derim ben.
görüntü itibariyle can alıcı çekimleri bulunan, bahçeşehir üniversitesi tarafından hazırlanan belgesel.
ilk bölümünü izledim ama resmi tarih kitapları ile bağlantılı bir şekilde ilerlediği izlenimini verdi bana. yerinde çekimleri ve uzmanların görüşleri de desteklenmiş. en hoşuma giden şey de yabancı belgesellerde görüp de bizdeki belgeseller neden böyle olmuyor diye hayıflandığım çekimlerdir. izleyen illa ki farkedecektir.
tüm bölümleri de tek parça halinde şuradan izlenebiliyormuş:
trt belgesel kanalında iki günde bir yayınlanan, türk yapımı ve gayet başarılı bir belgesel. bahçeşehir üniversitesi yapımı olduğu için olayları tarafsız aktarmış gibi görünüyor.
hakkında bu kadar olumsuz şeylerin yazıldığı ve şaşırtan belgesel.
kendi adıma şahane bir belgesel olmuş.
bunu sade bir vatandaş/insan olarak ele aldığımda böyle bakıyorum olaya. ki akp (veya siyasi iktidar diyelim) tarafında asla olmayan, olmamış ve olmayacak biri olarak söylüyorum bunları.
eksikleri yok mu?
var mutlaka. onları da ayrı bir vakit yazabiliriz buraya.
ve mutlaka birileri bunu bir yerlere bağlayıp arkasında bir şeyler arayacak.
tıpkı modern dünya düzeninin arkasında olduğunu kabul ettiğimiz bir sürü paranoyak düzen gibi. otun bokun altından bir emare, işaret ve/veya olumsuzluk çıkardığımız gibi. hani şu dünyayı yöneten illuminati sorgulaması, eleştirisi gibi de bakanlar var buna.
yok mu bunlar?
var tabi görmemek için sığır olmak lazım. bütün medeniyeti neredeyse ( bir çok kritik ve mihenk taşı öneminde detayı diyelim daha doğrusu) doğudan almış bir batı varken, bunları beklememek ve görmemek de bizim ahmaklığımız olsun.
günümüz dünyasına bakıp görmek ve idrak etmek yeterli her akil insan için.
haa siz buradan da medeniyetler ve medeniyetlerin inançları, dinleri üzerinden bir çok kurguya gider ve bir sonuca varırsınız. burada sorun yok zaten. eğer bu nehir doğudan batıya akıyorsa ve bugüne kadar akmışsa, işte aslolan akil bir yol izleyip o nehri tekrar doğuya yönlendirmektir.
bunu yapabilen var mı? işte onun taşağını öperim ben.
yoksa bunu yapıyorum derken batıya ve emperyal güçlere hizmet eder gibi siyasi kararlar alıp uygulamak iş değil zaten.
neyse uzattım, izleyin, izlettirin güzel bir belgesel. dizi izlemekten yeğdir en azından benim için.
--spoiler--
bu modern dünyanın oluşumunun hiç anlatılmamış hikayesidir, medeniyetin dünyaya yayılışı için yepyeni bir bakış açısı...
--spoiler--
diyerek başlar ve
--spoiler--
uygarlığın akışını takip etmeye kaynağından; orta doğu'dan başlıyoruz. binlerce yıldır ekonomik, bilimsel ve kültürel merkezi olan olağanüstü bir yer...
--spoiler--
diye devam eder.
bu belgesel kuşağını türkler hazırladı diye burun kıvırmanın anlamı olmadığını düşünüyorum, sizlere hiç anlatılmayan kasıtlı olarak algılarınızı avrupa medeniyetine çeviren modernitenin nereden köken aldığı ile alakalı muazzam bir belgeseldir. keşke devamı gelse idi. olsun bunu da bir başlangıç saymak gerek.
mythbusters gibi saçmalıklar yerine bunu izlemek insana bir şeyler katar. en azından kendimizi tanımış oluruz.
Çocukluğumuzdan beri işittiğimiz artık kusturma boyutuna erişmiş, çinliler matbaayı bizden almış goygoycuLuğuun hafif entel ağız sürülmüş varyasyonlarını anlatan seri.
Memleketteki «kültürümüzü tanıyalım, batı denen bokuN asıl yüzünü öğrenin» tatavalarındam gına geldi amk.
Belgesel üzerine odaklanmış bu kanalda, ne bir paralel evrenler üzerine astrofizik belgeseli, ne mitik öyküler, ne folklorik bir çalışma, ne objektif bir tarih anlatımı gördük.
göremeyeceğiz de. Çünkü böyle bir kaygımız yok.
Varsa yoksa, değerlerimiz, aman kültürümüz.
Binlerce yıldır her aLanda pompalanan değer dayatmalarıyla dimağlar marjinal kaygılara uzak bırakıldı.
Şu siktiğiminin tekdüzeliğini bari belgesel gibi ufuk açan alan da yapmayın, rica ediyorum.
iç Batı Anadoludaki Murat, Eğrigöz ve Şaphane dağlarından inen suların birleşmesiyle oluşan Gediz Nehri, batıya doğru ilerleyerek Foça tepelerinin güneydoğusundan izmir Körfezine dökülür.
(yazarın espri amacı yoktur, başlığa uyan bilgi)
2013 yılında Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü Batıya Doğru Akan Nehir belgeseli ile insanlık tarihinin doğudan batıya yürüyüşünü güçlü bir görsellik ve zengin bir anlatımla aktarmadaki başarısı ve bu doğrultuda medeniyetler arası uzlaşıya getirdiği değerli bakış açıları için Belgesel dalında Prof. Dr. Bekir KARLIĞAya verilmiştir.
