yoğun düzeyde, batı figür ve tandansları görülse de, kimi noktalarda batıyla farklı paraleldedir.
örneğin, Batıdaki entel inançsız edebiyatçılar, eski ahit ve yeni ahit üzerinden giderek akımlarını yükseltirler. Ama bizim edebiyatçı ve yazarlarımız kendi kitaplarına değinmezler. Hatta, batı edebi akımları isanın yaşadığı çilecilik den gayrı çile çekme durumlarını söz konusu dahi etmez. Zaten batı, kendi kültürel reformizasyonunu yaparken, sürekli geçmişe yönelerek, yaşadığı çağda geçmişten yola çıkarak felsefesini şekillendirmiştir. Goethenin italyaya; spinoza'nın endülüs'e, nietsczhenin floransaya gitmesi gibi.