Tuğrul ve Çağrı Beylerin 1040 yılında yapılan Dandanakan Savaşında Gaznelilere karşı kesin bir galibiyet almasının ardından Merv Kurultayı toplandı ve bu kurultaya katılan hanedan üyeleri arasında ülke paylaşıldı. Bu kurultayda Batı yönüne yapılacak olan fetihleri bizzat Tuğrul Bey üstlenmiştir ve bu amaç uğrunda ilk iş olarak devlet merkezini Nişaburdan Reye taşımıştır. Bu gelişmeler ile Daha önceleri Anadoluya gerçekleşen Türkmen akınlarının yerini Selçuklu fetihleri alacaktır.
Devletin merkezini Rey şehrine taşıyan Tuğrul Bey, emrindeki Selçuklu Şehzadelerinin her birini bir bölgenin fethi ile görevlendirdi. ibrahim Yınal komutasındaki Selçuklu ordusu ile Liparitis komutasındaki Bizans ordusu Pasinler Ovasında karşı karşıya geldiler. 1048 yılında gerçekleşen bu savaşı Selçuklu ordusu kazanmıştır.
Tuğrul Beyin ölümünden sonra başa geçen Alparslan geçmiştir. X. Konstantinos Dukasın ölümünden sonra onun eşi Evdokia ile evlenerek 1068 yılında başa geçen IV. Romanos Diogenis, ilk iş olarak Türklerin Anadoludaki faaliyetlerine son vermeyi hedeflemiştir. Bu amaç doğrultusunda 1068 ve 1069 yılında Anadoluya iki sefer düzenlemiş fakat kalıcı bir sonuç elde edememiştir.
IV. Romanos Diogenis, 1071 yılında tüm Selçuklu ülkesini istila etmek amacıyla istanbuldan büyük bir ordu ile yola çıkmıştır. Mısır seferine çıkmış olan Alp Arslan, Halep önlerindeyken Bizans imparatorunun büyük bir ordu ile geldiği haberini duyunca Mısır seferini yarıda keserek hemen geri dönmüştür.
26 Ağustos Cuma günü Malazgirt Ahlat arasındaki Rahve ovasında taraflar karşı karşıya gelmiştir. Bizans ordusu neredeyse tamamen yok edilmiştir ve imparator IV. Romanos Diogenis esir alınmıştır. Bu zaferden sonra Anadoluya fetih amacı ile akınlar gerçekleşmiştir. Bu fetihler sonucunda Ege ve Marmara kıyılarına kadar Türkmen beyleri tarafından kurulan beylikler ortaya çıkmıştır.
Bu beyliklerin ortaya çıkması ile Batı Anadolu'da Tanrıvermişoğulları beyliği ve ilk türk denizcisi çaka Bey'in izmir beyliği kurulmuştur.
çaka bey döneminde yaşanan 15 20 yıllık türk hâkimiyetinden sonra ege denizi sahillerinin kontrolü yine bizans eline geçmiştir. 200 yıl sürecek olan bu hâkimiyet anadolu selçuklu devletinin dağılması ile ortaya çıkan karesi, germiyan, saruhan, aydın, menteşe beylikleri döneminde sona ermiştir.