2005 yapımı, christopher nolan' ın batman üçlemesinin ilk filmi.
nolan' ın üçlemesi kendi içinde karşılaştırıldığında, tim burton' ın beğenilen gotik, karanlık, kasvetli gotham city tsvirine en yakın gotham city tasviri bu filmdedir.
Geçenlerde tekrardan izledimde aga the dark knight kadar sağlam bir film değil ancak kesinlikle çok başarılı bir yapım bruce wayne'in batman'e evrilme süreci olabilecek en güzel şekilde aktarılmış. Liam Neeson karizmasıyla ve ses tonuyla iyi iş çıkarmış keza michael caine çok başarılı ayrıca katie holmes rachel rolüne çok yakışmış. Yalnız açıkcası her ne kadar filmin senaryosunu beğensemde nolan'ın gerçekci evren anlayışını pek sevmiyorum zira pek çok batman karakteri bu yüzden filmlerinde görülemiyor.
batman'in kendini rachel'a ifşa etme sahnesi muhteşem olan filmdir. film çıkalı 7 sene olmuş. kaç kere seyrettiğimi bilmiyorum ama şimdi gene rast gelsem televizyonda ya da başka bir yerde oturup yeniden izlerim. joel schumacher denen yönetmen bozuntusunun yaptığı iki rezil filmle batman'in bütün karizmasını yerle bir ettikten sonra nolan, batman'e hak ettiği itibarı bu filmle geri kazandırmıştır adeta. küçük bir ayrıntı: game of thrones'daki joffrey piçi de bu filmde oynuyormuş.
batman in olaganüstü güçleri olmadıgını teknoloji sayesinde o kadar güçlü oldugunu bize gösteren mükemmel bir Christian Bale filmidir.
büyük olasılıkla izledikten sonra "hacce gız duydun mu megerse batman önceden nincaymış" muhabbetlerinin geçtiği Nolan filmi.
yukardaki entry sonrası filmden hoşuma giden bazı cümleleri paylaşmak istedim.
--spoiler--
-intikamcılar,kendi zevkinin içinde yuvarlanarak kaybolan tiplerdir,yani yok edilebilirler. ya da hapse girerler. ama insan üstü biri olabilirsen,kendini bir ideale adayabilirsen,sana engel olmazlar. o zaman başka biri haline gelirsin.
-neden düşeriz biliyor musun?
tekrar kalkabilmeyi öğrenmek için.
-suçluya hoşgörü olmamalıdır. suç,toplumun aşırı anlayış göstermesinden bu kadar büyümüş,çoğalmıştır.
-eğitim hiçbir şeydir,ama istek her şeydir.
-korkuyu birinin üzerinde kullanmak için, önce kendi korkularının efendisi olmalısın.
-öfken babanın hata yaptığı gerçeğini gizleyemez.
-bu öfke yas tutmanı engelliyor ve hafızandaki sevgiyi siliyor,ümidini zehirliyor. birgün o sevdiğin kişinin hiç olmamasını isteyeceksin. böylece acından ayrılacaksın.
-geçmişinizi ne yapacağınızı söylemek bana düşmez. ama gelecekte ne yapacağınızı düşünen insanlar olduğunu unutmayınız.
-korkunç bir düşünce bir hayalet halini almalısın.
-tiyatral-yetenek-aldatmaca başlangıç için güçlü silahlardır.
-sorun aslında ne olduğun değil,yaptığın seyler seni diğerlerinden ayırır.
-kirli işleri olduğunu bilmediğim biriyle asla çalışmazdım.
-orman fazla vahşi olduğu zaman,yangın kaçınılmaz hale gelir.
-asırlar geçtikçe silahlarımız daha etkili oldu,ama gotham da yeni bir silah kullandık:ekonomi.
-yeterince aç yaratırsan,herkes suç işler.
--spoiler--
benim gibi çabuk sıkılan bir adamın dahi,az önce üçüncü defa izleyerek keyif aldığı filmdir. film değil, sanki felsefi bir ekolün giriş demosu olan mantık şaheseri.
diğer kahramanlar gibi hayali,uç ve saçma gelmeyen,bize batman i yakınlaştıran,içselleştiren,insanlaştıran bir yapım. bir çağrı filmidir sanki, insanlık için çabalamaya,mücadeleye. bence,asla sıradan değildir. başarısız eski filmlerle yok olmaya yüz tutturulmuş bir kahramanı böyle bir geri dönüşle diriltilebilmesinin yanı sıra, ımdb puanı,dark knight a yönelik yaşanan ilgi patlaması da bunu kanıtlar niteliktedir. sadece felsefi altyapısı,diyalogları için dahi izlenmelidir.
bir seriyi "nasıl esfel-i safilinden ala-ı illiyin e çıkarırsın?" deseler batman begins derim öyle klas bir remakedir. bir diğeri için (bkz: star trek)
hemen hemen seyrettiğim tüm batman filmlerinden iyi fakat esasen batman mevzusunun boktan bir mevzu olması hasebinde onla artizin çabasının yabana gittiği bir film. keşke bu kadar efor daha güzel bir konuda harcansaymış.filmdeki abla da tam kıroyuz abinin son vurduğu malmış meğersem. demek ki cruise abi nin motoruna kuş kaçmış irtifa kaybediyor manita açısından hep bir öncekinden kötüyü tercih ettiğine göre yada vardır bir bildiği abla pek matah değil ama belki muamelesi güzeldir biz bilemeyiz.
batman filmleri içersinde sanırım senaryosu en sağlam olanı başka türlü batmanin yaratılışı kullandığı araçların olayları psikolojik korkutma ve ortadan biranda kaybolmasının sırları filan bu kadar güzel açıklanamazdı.
tim burton çekti zannedip izledim sonunda christopher nolan ismini görünce şaşırdım ve beğenmedim. Tim burton çekse beğenirdim sanırım. Çünkü burton tarzına çok aykırı bir filmdi ve burton iyi iş yapmış derdim; ama the dark knight' ı çekmiş bir yönetmen için vasat bir film olmuş.
gaza getiren bir filmdir. ayrıca bir değil bir çok mesaj veren bir filmdir. eğer çocukluğunuzun kahramanı batman ise ve oyuncaklarınızın büyük çoğunluğu batman oyuncakları ise filmi size 5 kere izlettirebilecek filmdir aynı zamanda...*filmdeki bazı diyaloglarda geçen sözler de çok etkileyicidir. beğendiğim sözlerden bazıları:
*neden düşeriz? çünkü tekrar ayağa kalkabilmek için.
*korkunun kendisinden başka korkulucak birşey yoktur.
*suçlulalar, halkın hoş görüsü ilebeslenir. *
"eger bir sehir yok edilmeyi hak edecek kadar kotuyse ama o sehir az da olsa yok edilmeyi hak etmeyecek iyi insanlara da sahipse mutlaka birileri o sehri yok edilmekten kurtarmak icin mucadele edecektir" mesajini veren filmdir.
joel schumacher'in maymun ettiği son iki batman filminin karizmasını toplamasından ötürü nolan ve bale ikilisine fan destekli gişe hasılatı getirmiş sağlam bir yapım. tabi tim burton'ın serisiyle yarışamaz begins ve knight.
daha iyi yükselmek için düşmenin şart olduğunu ve bir de süper kahraman kostümüne bürünen insanın sesinin, otomatik olarak kalınlaştığını bizlere gösteren film. o kostumu giyince ses tellerini kalınlaştıran bir etki hasıl oluyor demek ki!
drama ile iyice yoğrulmuş aksiyon gibi birşey herhalde bu. sonu belli olan filmlerden biri. siz hiç ailenizin kahramanının, filmin sonunda ayakta kalmadığı ve esas kızı öpmediği bir superhero filmi hatırlıyor musunuz?
ama kadro iyi. michael caine her zamanki ingiliz aksanı ile her zamanki gibi yardımcı ama yine her zamanki gibi harika. leon daki hapçı psikopat gary oldman biraz yaşlanmış ve beklentilerin aksine ( ki kendisini kötü rollerden tanırız ) polis teşkilatındaki tek güvenilir, dürüst çavuşu gayet güzel canlandırıyor.
christian bale bu filmde oynamak uzere christopher nolan ile ilk defa gorustugunde, the machinist'teki akillara zarar derecedeki zayif halindedir ve nolan'i karalar baglar bu yuzden dogal olarak ve kendisine hemen kilo almaya baslamasini soyler fakat durumu abartan bale cekimler oncesinde o kadar kilo ve kas yapmistir ki, kendisi batman kostumunun icine giremez ve tekrar kilo vermesi gerekir bir miktar.