Dahil olduğum erkekler grubudur. Gençliğimde çok ekmeğini yedim.
Zaten kızın başını boş bırakırsan ya davulcuya ya zurnacıya kaçar diye boşuna dememişler.
Tanıma ek; beynini dörde bölebildiği için fırlama olurlar.
biri benim. rahmetli moğollar'ın bateristi engün yörükoğlu'ndan icazet almışlığım var. moğollar'ın konser verdiği sahnede alt grup olarak çıkmışlığımız var. ama üniversite bitti, hayata atıldık, tırt olduk gitti. şimdi istanbul'da bir apartman dairesinde elektronik davulum var, takıyorum kulaklıkları, kendimi eğlendiriyorum.
ev geçindirilmez bateristlikle, onu da belirtmeden geçmeyeyim.
Herkesin üstesinden gelebileceği, bir durum değildir. Görünür de kolay olsa da tecrübe ister. sadece bateri için değil, bütün müzik aletleri için geçerlidir. Çalabilenleri burdan saygıyla ve sevgiyle anıyoruz.
bir harley davıdson motosiklet alıp, maslak otosanayide de boş bir dükkan kiralayıp, nasılsa kimse rahatsız olmaz diyerekten baterinin dibine vuran, kızlarıda o dükkana atan erkek modelidir. kızlar durumu karizmatik değerlendirsede, aslında meselenin dibi ekonomidir. eve ayrı, stüdyo'ya ayrı paramı ayıralımdır. bir almak için 5 km yol kat etmeleri gerekir.
bateri çalmak tabirini kullanıyorlarsa eğer, zaten daha en başında kaybetmişlerdir. zira onun adı türkçe'de davulcudur. haa ben ingilizce versiyonunu kullanacam diyorsan eğer, o da batterist değil drummer'dır.
akustikteki keyfi hiçbir şeyden alamayacağını bilse de, apartmanda yaşadığı için mecburen evine roland td 9 ya da roland td 12 set up almak isteyen erkektir. bu roland'ın sıfırlarındaki fahiş fiyattan şikayet eden, ikinci elini hala ve hala arayan erkektir de. hem bu adam öyle ''yamaha dd'' serilerini de çalmaz. ne o lan öyle, oyuncak gibi.