türkiye çapında bahsedecek olursak baskı ve zulmun ne olduğunu bilen ve en büyük mağduriyetleri çeken kesimlerden ikisi olan türbanlılar ve solcuların aynı safta gerektiğinde beraber olması kadar normal birşey olamaz. abd ve kapitalizme karşı müslümanın isyanının tıpkı solcunun sesi , soluğu gibi kokması gibi aslında bu. solcunun da islam alemi ve ortadoğu islam ülkelerinin durumu hakkında gayet hassas olmaları gibi mesela. ha bu konuda seksenlerden sonra yetişen genç müslüman kuşak çok daha aydındır ve reflekslidir. seksenden önce solcu yahut komunist denilince ateist , allahsız, kitapsız, kafir gibi kavramların ilk evel akla geldiği toy günlerden bir nebze uzakta olmak sevindirici.
aslında bu türban konusunda solcu, türbanlı yahut solcu , müslüman kesim yakınlaşması daha ziyade yoz, yobaz , kemalist , elitist kesimi tehdit ediyor. hala daha türbanlı yahut islami kesime yobaz damgası vurmaktan utanmıyan , gerici ve ilkel diye eleştridikleri bir kesimin son yirmi yılda amudi bir biçimde aydınlanması ve kendini geliştirmesi ile beraber bir de bunun üstüne üstlük sol gibi diyalektik temele dayalı fikriyatın desteğini de alması korkutuyor bu despotları.
bakın cumhuriyet denen gasteye hala daha bazı yazarlar köşelerinde markslardan, engelslerden , Antonio Gramsci'lerden bahsedenleri bulmak da ironinin daniskası. bu cemiyetten bu halktan bahsediceksin , sonra kalkıp türbanlı kızı başına türban geçirmiş domuz olarak karikatürize edeceksin ! medyatik hegemonyan götüne girsin sennin diyesi geliyor insanın. köşelerinde yazarların solun aydınlık demek olduğudan basedecek, ama türbanlıya destek veren solcuyu inkar edeceksin. e haliyle inkar edilen sen oluyorsun da haberin olmuyor.
türban ve diğer tüm konularda devlet denen mekanizmanın gerzek
baskılarının ..na konmadıkça adam olmaz bu ülke. [ bu entry de bu şekilde gayet halktan bir ağız gibi biter ]
ha unutmadan: izmir konakta gezinirken arada bir kendini komunist saNan tkp ve ona benzer şeylerin [ şey evet ] islam , müslümanlar ve türban konusunda dünyayı en salakça değerlendiren komik , daşşak geçielecek sikindirik protestolarını gördükçe fermuarımı çözüp bu yarı gelişmiş, gaz verilince icra yayının itilmesiyle çalışan ülkem toy ve genç solcusu ile sohbet edesim geliyor. geçen gün de başka bir eylem yapıyorlardı: müslümanların öğrenci evleri kapatılsın diye ! neymiş efendim geri kalıyormuşuz. ulan bu mu senin memleketi değerlendirmen. senin ne farkın kaldı ilhan selçuktan , ruhat möngiden ? *
marksistin başörtüsü ile ne işi olur demekle geçiştirelemeyecek varolası kişilerdir, sonuçta marksist düşünceye sahip olan birisi, sadece kendi-bireysel özgürlüğünün peşinde olmamalıdır, toplumun diğer bireylerinin de özgürlüklerine saygı göstermeli, eğer yasaklar toplumun bir kesiminin belli hürriyetlerini elinden alıyorsa, bunlara karşı durmalıdır. aksi takdirde sadece kendi özgürlüklerinin ve haklarının peşindeyse veya bana dokunmayan bin yaşasın kendi işime bakarım gibi bir bencilliğe sahip ise, bu onu gittikçe marksistlikten onun türevleri komunizmden sosyalimzden uzaklaşıp, karşıt düşüncelerine faşizme kapitalizme ulaştırır. bu ince çizgiyi algılayamayan ve kendine solcuyum-sosyalistim-komunistim diyen bir çok insan var.
ha zaten başlıkta kendisini ele veriyor, turban ve başörtüsü arasında da farklar vardır. eğer türban bir ideolojik görüşün simgesi olmuş ise, bu ideolojik görüşün bazı düşünceleri çağa aykırı, radikal bazı düşüncelerden ileri geliyorsa, o düşünceler de bu çağın insanlarına aykırı geliyorsa -ki örneğin islam'dan ele alalım, şeriat hukuklarına göre 4 kadınla birden evlenmek uygun, gelin günümüz hukuklarına insanlarına kabul ettirin hadi bunu bakalım- marksistin de ona karşı olması doğaldır... tabi türbanı bir siyasi simge olarak algılamamak koşulunu öne seriyor bu...
ha tayyip erdoğan gibi, velev ki siyasi simge o zaman nolcak demek bu işin kolayına kaçmak olur, mhp ve ülkücü zihniyet türk insanının bir kültürü olan bozkurt'u -ki kültür der iken, at üzengilerine kalkanlarına bozkurt kafası işleyip, bozkurt sancakları açarmış türk ordusu-halkı zamanında- kalkıp kendi siyasi görüşlerine bir obje olarak kullandılar ve bugün o siyasi görüşe karşı olan bir sürü kişi bozkurtu alay malzemesi yaptılar, bozkurt simgelerinden nefret ettiler, şimdi kalkıp biz ya bozkurt bizim kültürümüz aslında oyle hakaret etmeyin, ilk türkiye cumhuriyeti kağıt parasının üzerinde bozkurt amblemi var yapmayın dediğimizde de saldırıya uğramamız mümkün olabiliyor, o derece nefret ettirdiler, varın siz hesap edin türbanın ne derece nefretler doğurabileceğine, olaya siyasi bir obje muamelesi yapılırsa...
çifte standardı olmayan, kendisi ile direkt ilgili olsun olmasın faşizan yasakların hepsine karşı olan , sözde değil özde marksisttir.nihat genç geldi aklıma birden.
üniversitelerde türbanın islami siyasetin temel direklerinden olduğunu, iran'da gerçekleşen islam devriminin türbanın eğitim kurumlarına sokulmasıyla başladığını ve devrim gerçekleştiğinde ilk olarak kendilerini destekleyen marksistlerin asıldığını bilmeyen, saf marksisttir.
