baskın oran

    254.
  1. ulus devletin allahın belası bir şey olduğunu ekranlardan dile getiren ege bölgesi mıntıkasının sözde akil adamı, ulus devlet bunların lügatında ne anlama geliyor hala anlaşılamamıştır lakin isminin önünde prof. olan herkesin ciddiye alınmaması gerekliliği akp'nin sözde çözüm sürecinde gayet güzel anlaşılmıştır, zaten türkiye'nin 29 özerk bölgeye bölünmesi gerekir' diyen insanın televizyona çıkarılıp konuşturulması dahi ayrı bir saçmalıktır, 29 özerk bölge ne ln? sibirya'da bile bu kadar özerk bölge yok. çüş.
    7 ...
  2. 136.
  3. "dtp pkk'nın terör örgütü olduğunu kabul etmeden hiçbir desteklerini kabul etmem" diyen,nitekm etmeyen şahsiyet.

    o bölgede dtp de bir aday gösterdi,ikisi de seçilemedi.

    onurlu davrandığı için alkışlıyorum,ama keşke seçime kadar ayıya dayı deseydi.

    bu ülkenin kokuşmuş siyasetçilerini,onun üstüne tuz biber eken bölücülerini kendi silahlarıyla kullansaydı.

    bak dsp'ye,bir kuruş harcamadan chp'yi kullandılar,şimdi tekrar dsp'ye geçecekler.

    hiç yoktan 13 milletvekili aldılar,boru değil.

    olsun,o yine de anlı şanlı baskın oran,bu seçimde olmaz,öbür seçimde olur...

    (bkz: sözlük,efkarlandım lan)
    7 ...
  4. 256.
  5. atatürk'ün, 'gençliğe hitabe'sinde bahsettiği bedhahlardan biridir.
    8 ...
  6. 261.
  7. 52.
  8. kendisine sorulan; "abd ve ab emperyalizmi hakkında ne düşünüyorsunuz?" sorusuna, emperyalizmin çıkış aşamasını oluşturan nedenleri sayarak başlayan daha sonra bu kriterlere türkiye'nin uyum gösterdiğini söylemiş "bu durumda türkiye'ye emperyalist mi diyeceğiz" demiştir ancak işin asıl ilginç yanı daha sonra türkiye'yi emperyalist yaftasını dolaylı yoldan yapıştıran baskın hoca, ab ve -inanılmaz- abd için emperyalist lafını etmemiş, aksine doğuda batı için bir denge unsuru olabilecek sscb'nin artık olmadığını bu durumda da her önümüze gelene emperyalist diyemeceğimizi söylemiştir.

    kendisini destekleyen kitle olan liberal-sosyalistler, (ne demek olduğunu baskın hoca sayesinde öğrenmiş olduk) 4 yıllık üniversite mezunu plaza insanları, ütopyacı bar solcuları, azınlık sevici anarko-komünistler bu adayın emperyalist olarak abd'yi değil de türkiye'yi gördüğünü biliyorlar mıydı? ben bilmiyordum...

    emperyalizmin olduğuna dair bir kanının elde edilebilmesi için bazı paradigmalar eşliğinde değerlendirme yapılması, daha önceki paradigmacı zat atilla yayla'yı hatırlatmıştır.

    kendisi ilginç bir adam hakikaten; örneğin; yalınayak gezen çingene çocuklarının ekonomik sorunları yerine kimliklerini açıkça ifade edebilme özgürlüklerinin çok daha önsel bir hak olduğunu kendisinden edindiğimiz izlenimler arasında sayabiliriz..

    60'lar ve 70'lerde eşitlik diyen avro-komünistler bugün etnikçilik deyiverince bizim entelektüel bar sosyalistlerimiz de azınlıkçı oldu, ekonomik durumlarla dengesizliklere dair yorumlar, sosyalist bir çözüm önerisi avrupa'dan gelmeyince onların da umrunda olmadı, ezber bozmaya geldiğini söyleyen tam bir ezberci gibi görünüyor baskın hoca...

    (bkz: bu sizi ilgilendiriyor)
    8 ...
  9. 260.
  10. 5.
  11. Şaşkınlık ve birazda asabiyetle söylemekde şiddetle lüzum görüyorum ki; Muhteşem bir eser olan "türk dış politikası "eserleri hakkında derin muammalara sahip olduğum kitabın yazarıdır.
    Zira Türk dış politikası dersinde Hocamın "Lozan Andlaşması nedir?" diye sorduğunda
    Kitabın 1.ciltinin ,222.sayfasında ki sondan 3. ve 4.satırlarındakı ifadeyi eksiksiz bir biçimde söylediğimde "vatan hainliği ve şehitlerin kemiklerini sızlatmakla"suçlandığım ve kitabına bu ifadeleri yazarak beni suçlayan hocanın ve kitabın yazarının da benimle aynı kategoriye girip girmeyeceğini düşündüğüm zaman kitabın saygınlığı,muhteşemliği tarafımca derin bir sorgulamaya tabi tutulmuştur...
    9 ...
  12. 108.
  13. kendine özgü * *, bağımsız bir milletvekili adayı. ezber bozacağını söylüyor, ezilenlerin sesi olacağını, bağımsız sol aday olduğunu söylüyor, tbmm'de bir işaret fişeği olmaya soyunuyor.

    seçilirse ezber bozup bozmayacağını, ezilenlerin seslerini hakkıyla duyurup duyurmayacağını göreceğiz. solcu olup olmadığı ise tartışmalı. bana göre solcu değil. gerekçelendirmeden liberal olduğunu düşündüğümü ifade ediyorum ancak. başkası da solcudur diyebilir. tartışmıyorum. iyi bir şeyler yapmak isteyen, idealist ve iyiniyetli bir insan olarak değerlendiriyorum baskın oran'ı. özellikle ekşi sözlük'te, baskın oran hakkındaki tartışmalar çok uç noktalarda. yazılanlar ve öne sürülenlere bakarsanız şeytan da diyebilirsiniz, melek de. bir kısım insanlar desteksiz, temelsiz şekilde ağızlarına ne gelirse söyleyip düzeyi alçattıkça, başka bir kısım insanlar da o düzeye inip baskın oran adına düzeysiz bir fanatizme teslim oluyorlar. birey özgürlüğünden, demokrasiden yana olan bir insan fetişleştiriliyor, tek adamlaştırılıyor. bir saflaşma ve karşılıklı salvolar tezahür ediyor.

    geçenlerde ezber bozan sözlüğüne baktım şöyle bir. bana mantıklı gelen şeyler söylüyor. örneğin ermeni meselesi hakkında "katliamdır ama soykırım" değildir gibi ya da öyle anladığım bir yaklaşımı var. benim de yıllardır arkasında durduğum düşünce. türban konusunda hizmet alan hizmet veren ayrımını yapıyor. türban üniversitelerde serbest bırakılınca nasıl olsa serbest diye mahallesi ve ailesi tarafından baskılanacak kızları düşününce içim burkulsa da kerhen evet diyorum türbanın üniversitelerde serbest bırakılmasına. ama geri, feodal, yoz mahalle/aile baskısı altında kalma riski bulunan, özgürlük adına aşağılayıcı bir esarete mahkum bırakılmaları sözkonusu kızların da hakları bir şekilde teminat altına alınmalı. bilemiyorum. milliyetçilik konusunda zaten "iyi milliyetçilik diye bir şey olmaz" diye düşünüyorum.

    ben baskın oran'ın seçilmesini istiyorum. her ne kadar ermeni konferansı tartışmalarında "şimdi seçim olsa oyumu akp'ye verirdim" demesini sindiremesem de. bunu da akademisyen kürsülerindeki hocaların, beyoğlu nişantaşı kafelerindeki bazı arkadaşların istanbul varoşlarını, orta anadolu şehirlerini ve kırsalını, mahalle baskısını tam analiz edememelerine bağlıyorum. oralardaki siyaset mantığını, zihniyet kodlarını, informel eğitimleri bizzat yaşamak ya da görmek gerekiyor. dışarıdan analiz etmek her zaman doğru sonuçlara götürmüyor. baskın oran bir siyasi değil. akp'nin siyaseten yaptığı özgürlük makyajlarına (o sıra henüz çıkmamıştı ama polis kanunu?), ermeni konferansı konusundaki tavrına bakıp iyiniyetli olarak ve diğerleri ile kıyaslayarak böyle bir söylemde bulunmuş olabilir. siyasette teşriki mesai ettikçe, hele bir de meclise girerse bazı şeyleri daha yakından görür diye umut ediyorum.

    baskın oran'ı samimi görüyorum. her fikrine katılmam gerekmiyor. samimi görmem bile artık yeterli bir kriter olabiliyor. öyle bir ülkede yaşıyoruz ki namus herkese olması gerektiği varsayılmasından ziyade, aranan bir kriter haline geldi. namusluluk açısından bakarsak, farzı muhal baskın oran namussuz biri olsa Tbmm'ye milletvekili olarak girmesi ile pek bir şey kaybetmeyiz. ama vicdanlı, namuslu biri ise, ki öyle olduğunu düşünüyorum o zaman bir kazançtır.

    ps: baskın oran'a oy vermem için öncelikle sandığa gitmem gerekiyor. gittiğimde de ayşe tükrükçü çeldirici bir şık olmazsa kendisine oy vereceğim gözüküyor.

    edit: bir de söylemeden geçemeyeceğim. lahasumut sözcüğüne teknik bir itirazım var. hanefi sünni müslüman derken sünni müslüman demeye gerek yok bence. hanefi zaten hem müslümandır hem de sünnidir. yıllar önce benzer tandansta bir sözcüğü biz best olarak üretmiştik bir arkadaşımla. best'in açılımı ise beyaz sünni türk. best sözcüğünün kendisi de hem o kibiri yansıtması bakımından ironik bir seçim oluyor hem de daha net bir şekilde wasp muadili oluyor.
    7 ...
  14. 225.
  15. öncelikle, sol adına hiçbirşey söylemeyen radikal 2 yazarıdır.

    milliyetçilik küreselleşme azınlıklar dersinde alt yapı- üst yapı ilişkilerinin temel belirleyici olduğuna ilişkin bir giriş yaptıktan hemen sonra kendisinin siyasal liberalizmi savunduğunu ve ekonomik liberalizmi desteklemediğini söylemişiliği vardır.

    iyi de hocam bu ikisinin arasında alt yapı-üst yapı ilişkisi yok mu? bu çelişkiyi sorduğumuz zaman ezber bozmaktan başka bir cevap ne zaman vereceksiniz?

    ayrıca bu derste sorumlu tuttuğunuz 4 kitap birbirinin aynısı, içlerinde biraz farklı olan kara afrika milliyetçiliği kitabı. yani neden bütün kitaplar birbirinin aynısıyken öğrenciye her dönem yeni basım kitapları aldırıyorsunuz ki? böyle ucuz para kazanma yöntemlerine gerek var mı?
    5 ...
  16. 228.
  17. ufuk uras gibi teröristlerin kucağında meclise girmeye çalışan ve çok şükür ki bunu başaramayan kişi.
    7 ...
© 2025 uludağ sözlük