topla oynanan en keyifli ve estetik ikinci oyundur. birincisi ise bilardodur. öncelikle basketbolun hareket repertauarı ve sınırı epey geniştir. yani, bir smacın bile çok fazla şekli var, topla çok sayıda farklı, ilginç ve göze hitap edebilecek hareketler yapabilirsiniz. oysaki futbolda vurursunuz ve gol olur; genelde sadece vuruş noktaları farklıdır. farklı olarak anca kafayla atılabilir.
elbette futbolun da müdavimleri çok, onda ayrı zevkler bulunabilir ama şahsen hiç bir keyif alamadım. zira bir gol için o kadar süre beklemenin, oyuna bağlı kalmanın hiç bir cazibesi yok. tek bir amaç var, o da gol atmak. ki bir takımın ortalama gol sayısı 2 olabilir. yani 90 dakika gol olur diye bekliyorsunuz. bunun dışında yüksek kalibreli takımlar değilse aradaki paslaşmalar ve pozisyonlar da pek zevk alınası değildir. doğrusu futbol izlediğimde, öyle saçma geliyor ki, hakikaten de bir top oradan oraya anlamsız biçimde yuvarlanıyor gibi, o ayaktan bu ayağa gidiyor ama ortada seyredilecek bir şey yok... çok anlamsız bir şey yani.
basketbolda heyecan daha yoğundur. hiç olmadık bir zamanda top çalınır ve muhteşem bir smaçla tamamlanır. veyahut, 10 sayı geride olan takım iki üçlük atar ve maçın ritmi yükselir. oradan oraya koşturulur, sürekli bi atraksiyon hali vardır. basketbol candır can.
30 yaşından sonra riskli sporlar kategorisine girer. belli bir yaştan sonra tendonlar ve bağlar elastikiyetini kaybeder ve esneklik azalır. bu nedenle sakatlıklarda risk çok artar. 30-50 yaş arasında erkeklerde kas gücü had safhaya ulaşırken az önce dediğim gibi tendon/bağlar içerilerinde yer alan sıvı akışını kaybeder ve esneklik azalır bu da sakatlık riskini çok yukarı çeker.
En sevdiğim spordur. 2 takımla oynanır. Her takım toplam 12 kişidir ama sahada sadece 5 kişi oynar. Bu oynayan 5 kişiye ise sırasıyla ünvanlar verilmiştir:
1 numara: Oyun kurucu (Point guard) ''PG''
1 numaradakiler oyun içindeki tek idareci konumundadır. Top dağıtımını en iyi şekilde yapmak diğer arkadaşlarıyla devamlı iletişim halinde olmak sahayı tam anlamı ile görebilmek 1 numaranın olmazsa olmaz özelliklerindendir.
2 numara: Şutör Guard - Forvet (shotting guard) ''SG''
Bu mevkideki oyuncunun şut özelliği savunma özelliği üst düzeydedir. savunmaya katkısı ve hücumdaki iş bitiriciliği ile
tanınan bu bölgedeki oyuncular takımın sayı yükünü de çekerler ve 3 numaralı oyuncu ile hep iletişim halinde olmalıdır
3 numara: Kısa forvet (small forward) ''SF''
Şut özelliği üst düzeyde olan ve içeri drive ları ile dribling özellikleri üst seviyede olan gerektiğinde sırtı dönükte oynayabilen oyuncu özelliklerinin bulunduğu bir mevkidir. Yukarıda da belirttiğim gibi 2 numaralı oyuncu ile devamlı iletişim halinde bulunmalıdır.
4 numara: Uzun Forvet (Power Forwerd) ''PF''
Pota altında etkili olmalarıyla birlikte pivota yardım ederler ve gerektiğinde şut atabilen oyunculardır. Kısa Forvet e göre boyları daha uzundur.
5 numara: Pivot (Center) ''C''
Pota altı oyuncusudur. Pivot pozisyonunda oynayan oyuncular uzun boylu olurlar. Genel olarak uzak mesafeli şutlarda iyi değillerdir.
Nankör bir spor. 14-18 yaşları arasında epey oynadım. Profesyonel anlamda olmasa da okul takımının as oyuncusuydum, mahallede çıkar oynardık gün aşırı. 18 imden sonra oynama sıklığım çok azaldı. Şu anda 2-3 ayda bir kafama eserse çıkıyorum yarım saat falan anca oynuyorumdur onu da. Eskiden okul takımı zamanlarında çok aşırı cılızdım 63 kg. Şu an kas kutlemi artırdım. 74 kg yim. Ama sureklilik bozulduğu için oyunum da çok kotuye gitti. Hani guçlendiğim için daha sağlam oynamam lazım, daha iyi sıcramam lazım değil mi ? ikisi de olmadı. Eskiden smaç bastığım yere o kadar kolay basamıyorum. Çok aşırı yavaşladım. Ve bu benim ciddi alamda canımı sıktı. Anladım ki sureklilik bu sporda çok önemli. Uzun zaman oynamazsanız hantallasıyorsunuz. Eğer basketbolu seviyorsanız siz siz olun basketboldan kopmayın. Yoksa oyununuz ciddi anlamda etkileniyor.
izlemesi ayrı oynaması apayrı bir zevk olan spor. şutlarınızın belirli bir yüzdeyle girmesini istiyorsanız , kendinize bir atış mekaniği oluşturup her atışta bu mekaniğe uymalı ve yüzlerce binlerce kez atış yapmalısınız. başka türlü olmuyor.
oyun esnasında zihnin çok hızlı çalışıp karar verdiği bir oyundur. yıllarca oynayıp bıraktıktan sonra hala bazen rüyalarıma giren mükemmel takim oyunu.