tam başlık "basketbol maçlarındaki son bir dakikanın verdigi zevk" olacaktı.
her play-off ve türevi maçlarda alınan zevktir. şahsen bir çok basketbol maçını daha dogrusu izledigim tüm basketbol maçlarını son 4 dakikalık bölümde izlemişimdir. nedeni ise basit , basketbolun en vurucu vakitleridir son 2,3 dakika . tüm maç boyunca oynanan oyun öyle bir degişmiştir ki sanki ilk başlarda izlenilen takımlar gitmiş yerine yeni takım gelmiştir.
o kadar zevklidir ki o anlar , hele bir de takım tutuyorsanız zevk katsayısı ikiye katlanır. bir o koç mola alır bir bu koç. adeta taktik savaşına döner oyun. hele bir de şu 0.4 saniye olayı yok mu basketbolun belkide en heyecanlı ve en enteresan olayıdır. ne maçlar çevrilmiştir o anlarda.
sahada kobe varsa ikiye katlanan zevktir. son dakikaların adamının ne yapacağı konusundaki merak, yine çok özel bir ana tanıklık edecek olmanın heyecanı, kaybetmeye karşı isyanın gözlerdeki ve vücuttaki yansımasına şahit olmak bu zevkin kilit noktalarındandır.
tarafımdan yalnızca çoğu zaman son periyot izlendiğinden ötürü sıradanlaşmış ancak verdiği zevk hiç bitmeyecek olay olduğu için hala zevk zevk diye bizi kendinden geçirir. zevklidir. hele maçı değiştirme potansiyeline sahip yıldızlar varsa... tadından yenmez.
bugünkü mersin bşb-fenerbahçe ülker maçında inanç koç tarafından son saniyede maçı fenerbahçemiz'den çekip mersin'e veren süreç olmuştur. ahh oğuz savağ ahh.
son 60 saniye saymaya başlayınca anlaşılır ki el yakacak topların zamanıdır. toplar genelde oyun kurucularda olur ve zaman eritilerek son 7 saniyey kadar orta sahada beklenir. eğer maç berabere ise atılacak iki sayının önemi büyüktür. atarsa kral atamazsa ana avrat sövülen maçın adamı olur.