hani olur ya bazen insan artik şu dünya üzerinde defterine bir cizik atar ve formalitelerin tamamlanması bekler. formaliteler tamamlanirken gereken zaman vadesini doldurmak için birşeylerle ugrasir.
gerçi bazilari formaliteleri doldurmaya bile gerek duymaz, kendi kandilini kendisi söndürür fakat bu hem dinen hemde kanunen siddetle alevlerle yaşaklanmiştir.
o halde ne yapmak gerekir? bir devlet dairesinin kelek çay ocağinda yahut asık suratlı parkında plastik yahut spastik bankta beklenir genelde. ezberlenen gazeteler tekrar okunur sağa sola bakinilir. göz saattedir. genelde formalitenin ne zaman biteceği belli olmaz ama sadece tahmin edilir.
bu formalitenin ivedi bir şekilde tamalanmasi için sinsice bireysel eylemler de yapilir hani. yapilmaz değil.
fakat öyle ya da böyle formalitelerin tamamlanmasi eziyetlidir. hele ki bunun tamamlanmasini her bekleme eyleminde olduğu gibi katmerli eziyettir. bahce kelek, hava bok gibi soguk, bir başka alemler gel diyor fakat formaliteler bekle diyor.
formalite bitirmek basit. bir tane 7.65 capinda bir mermiye bakar. gez göz arpacik yapmadan bir tetik işi bitirir. fakat sonrasi?... işte bir anlik oh demenin bedeli ebediyerte kadar kizartma olmaktir, falan filan....
